Dayanışma Kararlılığı

II. Dünya Türk İşadamları Kurultayı'na katılan 42 ülkeden bin 500 işadamı, "Türkiye'nin önünde belirginleşen ticari ve siyasi engelleri asabilmek için bulundukları ülkelerde gerekli dayanışma ortamını tesis etme" kararlılığı içinde olduklarını deklare ettiler.

II. Dünya Türk İşadamları Kurultayı dun yayınlanan ortak bir deklarasyon ile sona erdi. Deklarasyonda, Türkiye'nin önündeki ticari ve siyasi engelleri aşabilmek için bulundukları ülkelerde gerekli dayanışma ortamını tesis etme ve bulundukları ülkelerle Türkiye arasında ekonomik, sosyal ve kültürel birer köprü olma kararlılığı vurgulandı. Yayımlanan deklarasyonda, 'Küresel ticari ve ekonomik faaliyetlerde Türkiye'nin önünde belirginleşen ticari ve siyasi engelleri asabilmek için bulunduğumuz ülkelerde gerekli dayanışma ortamını tesis etmek amacıyla gayret sarf edeceğiz.' ifadelerine yer verildi. Türk girişim gücünün yurtdışındaki uzantısı olan Türk işadamlarının Türkiye'de yatırım yapmaya, know-how ve teknoloji transferinde bulunmaya özel önem ve öncelik verecekleri de deklare edildi.

Ankara'ya İnce Mesaj

42 ülkeden bin 500 civarında işadamının katıldığı kurultayın son gününde kurultaya başkanlık yapan işadamı Sakıp Sabancı, gelişmenin sihirinin el ele vermek olduğunu belirtti. Sabancı, "Bunu basta Ankara'nın duyması ve buna göre hareket etmesi gerekir. Bizim el ele vererek oluşturduğumuz birlikteliğimizi Ankara'dan da istiyoruz. Ankara'dan en yukarıdan birliktelik mesajını alırsak, Türk halkı daha iyisini yapacaktır." diye konuştu.

Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinin her zaman gündemde olduğunu ifade eden Sabancı, bundan sonra gençlerin bu bölgelerdeki sıkıntıyı ortadan kaldırmak için çalışacaklarını belirterek şöyle konuştu: "Bugün Alman üniversitelerinde okuyan 20 bin genç var. Bu gençler bu sorunu çözecek. Türkiye'nin asil kazancı bu. Yurtdışına isçi olarak giden vatandaşlarımız Bugün atölye sahibi, fabrika sahibi oldular ve Türkiye için çalışmak için Bugün buraya geldiler. Rüzgar hızlanarak devam edecek." dedi.

Güneydoğu'ya Gideceğimizi Görüyorum

Türkiye'de son yıllara kadar bazı bölgelerde sanayi bacalarının tuttuğunu, Bugün ise sanayi yatırımlarının, ülkenin dört bir yanına yayıldığını vurgulayan İşadamı Sabancı, "Şükürler olsun... Rüzgar Batı'dan yürüyerek, önce Anadolu'ya, simdi de Doğu ve Güneydoğu'ya doğru esiyor. Güneydoğu'ya da gideceğimizi ufukta görüyorum." diye konuştu.

Güneydoğu sorununu, "ülkenin bağrında yanan ateş" olarak değerlendiren Sabancı, bu sorunun ülke gündeminden düşmediğini anlattı ve "Güneydoğu'ya gideceğiz. Kim gidecek? Gençlerimiz. Hem de iyi eğitimli Gençlerimiz, bu bölgeye yatırıma gidecek." dedi.

Eğitim ve Eğitimli Gidecek

özel sektörün Doğu ve Güneydoğu bölgelerine sadece sanayi yatırımlarıyla değil, özel üniversite, müze gibi kültürel amaçlı girişimleriyle de gideceğini dile getiren Sabancı, "genç insanlarımız, Güneydoğu'ya özel üniversite de açacak. Ama benim ömrüm bunlara yetmeyecek. Bölgede sanayicin yani sıra kültürel rüzgarlar da esecek." görüsünü dile getirdi.

Diğer yandan AA muhabirinin sorularını cevaplandıran ve eğitime önem verilmesi gerektiğine, bu amaçla kendisinin de bugüne kadar Sabancı Holding olarak 105 sosyal tesis yaptığına işaret eden Sabancı, "Ben isimle konuşmak istemiyorum. Ama eğitime kim destek veriyorsa, Allah ondan razı olsun. Adı ister Sabancı Holding olsun, isterse de Fethullah Hoca olsun." diye konuştu.

Seçim Enflasyonu Büyütür

Secimin demokrasilerin vazgeçilmez bir olayı olduğunu vurgulayan unlu işadamı Sakıp Sabancı, erken secim ile ilgili görüşlerini ise şöyle açıkladı: "Secim, demokrasinin vazgeçilmez bir olayı. Fakat ikide birde tadını kaçırırsan, hiç secimden kurtulmadan 6 ayda bir, 8 ayda bir mecbur ve mahkum olursan yandın o zaman. Çünkü o seni bir yere oturur, nereye; tavizlere. Ekonomi kurallarını yine bir kenara koy, onun yerine oy hesabini getir. O zaman da enflasyon canavarı bir kez daha buyur, bir kez daha hoplar. Her erken secimi çağırdığın zaman enflasyon biraz daha zıplayacak. Onun için gelişmiş ülkeler neden sürekli secim konuşmuyorlar. Secim ekonomisi dursun artık; Çünkü sanayici ve üreticinin istediği şey; istikrar, istikrar, istikrar..."

Sektör Toplantıları

Kurultay kapsamında yapılan sektör toplantılarında sektörlerin problemleri gündeme getirildi. Tekstil, konfeksiyon ve deri sektörünün sorunlarının ele alındığı toplantıda, yurtdışında üretim ve ihracat yapan tekstil firmalarının "İhracat Birlikleri" biçiminde telakki edilebilecek kurumsal bütünleşmeye gitmelerinin, verimliliği artıracağı görüsü dile getirildi. TURSAB Genel Başkanı Talha Camsa, gecen yılın ilk dört ayına göre, bu yılın ilk dört ayında turizm hedeflerinde gerileme olduğunu kaydetti. Sektörlerinde yapısal sorun bulunduğunu belirten demir-çelikçiler ise İSDEMIR'in bir an önce özelleştirilmesini istediler.