Havuz medyasının Mısır hezeyanı

Havuz medyasının Mısır hezeyanı

Havuz medyasının Hizmet Hareketi'ne yönelik karalama kampanyası Mısır'a kadar uzandı. Havuzun amiral gemisi Sabah'la yalan haber yarışına giren Mehmet Ocaktan liderliğindeki Akşam traji-komik bir manşete imza attı.

'Darbeci Sisi'ye paralel destek' başlığıyla verilen haberde tamamı Mısır kanunlarına göre faaliyet gösteren Hizmet'e yakın kurumların, TİKA'nın Mısır temsilciliğini alabilmek için Muhammed Mursi yönetiminin devrilmesi ve General Abdulfettah el Sisi'nin darbe ile iktidara gelmesinde rol aldığını öne sürüyor. Baştan sona hezeyan ve intikam hisleriyle yazıldığı göze çarpan yazıdaki yalanların hepsine cevap verebilmek sayfalar alacağından bazılarına şu şekilde karşılık vermek mümkün:

Haberde geçen, Hizmet Hareketi'nin, Mısır'da 'okullarda görevli Batılı öğretmenler aracılığıyla kurduğu bağlantı' sözü temelsiz. Çünkü okulda Batılı olarak sayılabilecek tek bir öğretmen bulunuyor, o da Mısırlı bir kişi ile evli ve Müslüman. "'General Sisi'nin darbenin ardından örgütün Kahire'deki imamlarını ziyaret ederek teşekkür ettiği öğrenildi." ifadesi de gülünç. Çünkü bu tür ziyaretin gerçekleşmesinin Mısır basınında da yer alması gerekiyordu. Ancak yalan haberde bu detay da düşünülüyor ve 'medyadan gizli gerçekleşen ziyarette' deniyor. Ayrıca darbeden sonra yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği, haftalarca süren çok kanlı olaylara sahne olan Mısır'da Sisi'nin darbenin hemen akabinde Hizmet kurumlarını ziyaret etmesi de gülünç. Dünyanın her tarafında olduğu gibi Mısır'da da Hizmet Hareketi'nin ülke siyasetine hiçbir şekilde müdahil olmadığı bilinmesine rağmen Akşam, "Mursi'den bekledikleri desteği bulamayan derin örgüt, darbenin ayak sesleriyle birlikte Sisi'yle yakınlaşma kararı verdi." sözleriyle iftira yazısını sürdürüyor. Haberde Sisi'nin nerede ve kimlerle görüştüğü ise Akşam'ın diğer yalan haberlerinde olduğu gibi belirtilmiyor.

Mısır'daki Selahaddin Uluslararası Türk Okulu'ndan dün yapılan açıklamada da mevcut yönetimin okula herhangi bir özel desteği veya teşvikinin söz konusu olmadığı ifade edildi. Açıklamada, "3 Temmuz darbesi sonrası mevcut yönetim ve General Sisi ile gizli veya açıktan hiçbir görüşme gerçekleşmemiştir. Yine yönetimden de gizli veya açık hiçbir teşekkür söz konusu değildir." denildi.