Son derste de hoşgörü mesajı verdi
"Türkiye, demokratlığı, çok sesliliği, empati yapmayı ve gönül köprüleri kurmayı ondan öğrendi. Ülkesinin değerlerini vuruşturmayı değil kavuşturmayı seçti." Bu cümleler, Toktamış Ateş'e yıllarca asistanlık yapan Ufuk Uras'a ait. Dünkü veda töreni, Toktamış Hoca'nın farklı görüşten binlerce sevenine hoşgörüyü anlattığı son dersi gibiydi.
İstanbul Üniversitesi Hastanesi'nde gördüğü tedavi sırasında kalp yetmezliğinden hayatını kaybeden akademisyen-yazar Prof. Dr. Toktamış Ateş (69) son yolculuğuna uğurlandı. Cumartesi gecesi gözlerini hayata yuman ve Türkiye'de demokrasi kültürünün gelişmesine büyük katkı sağlayan Ateş'i sevenleri yalnız bırakmadı. İstanbul Üniversitesi ve Fatih Camii'nde düzenlenen cenaze töreni; basın, akademi ve siyaset dünyasından çok sayıda ismi bir araya getirdi. Törene katılan isimlerin çeşitliliği, Toktamış Hoca'nın hayatı boyunca savunduğu değerlerin yansıması gibiydi. Farklı görüşten birçok isim, Ateş'i hoşgörü ve barışın simgesi olarak nitelendirdi.
Toktamış Hoca için ilk tören, 44 yıl öğretim üyeliği yaptığı İstanbul Üniversitesi'nde yapıldı. Ateş'in Türk bayrağına sarılı ve çiçeklerle süslü tabutu rektörlük binasına getirildi. Törene, Ateş'in eşi Prof. Dr. Nevin Ateş, kızı Ayşegül Ateş ile öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı. Nevin Ateş, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "O benim eşim, kızımın babasıydı ancak Türkiye'nin de Toktamış Hocası'ydı." dedi. Törenin ardından Ateş'in naaşı, Fatih Camii'ne uğurlandı. Öğle namazını müteakip düzenlenen törende cami avlusunda çok sayıda insan hazır bulundu. Cenaze öncesi taziyeleri kabul eden Nevin Ateş ve kızı Ayşegül Ateş'in metanetli oldukları gözlendi. Ateş'in musalla taşındaki tabutunun etrafı çiçeklerle donatıldı. Cenazeye ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri, YÖK, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İTO Başkanı Murat Yalçıntaş ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından çelenk gönderildi. Kılınan namazın ardından Ateş'in tabutu cenaze aracına taşındı. Yoğun bir katılımın gözlendiği törende, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak ve Abdurrahman Dilipak tabuta omuz verdi. Ateş, cenaze namazının ardından dualar eşliğinde Merkez Efendi Kabristanı'nda toprağa verildi.
Ne dediler?
Gönül köprüleri kurmak, vasiyetidir
Ufuk Uras (Eski ÖDP lideri): Uzun yıllar asistanlığını yaptım. Binlerce öğrenci, yüzlerce hoca yetiştirdi. Geleneksel hoca tipolojisinden farklıydı. Konferans vermediği il kalmamıştı. Bilgiyi paylaşmaktan zevk alırdı. 'Hayır' demesini bilmezdi. Bu yüzden üniversite bahçesinde gençlerle nasıl top koşturduğunu anımsarız. Gönül köprüleri kurmak onun en önemli vasiyetidir. Onu tanımayan gençler de kitaplarıyla bu değerleri savunmalı.
Tebessüm, onun bıraktığı bir gelenek
Mümtaz'er Türköne (Zaman Gazetesi Yazarı): Bana doçentliği veren hocalardan biriydi. Yüzünden eksik etmediği tebessümü ile çok değerli bir akademik gelenek bıraktı hepimize. Farklı olana saygı, nezaket konusunda Toktamış Hoca'nın üzerinde bir akademisyen tanımıyorum. Çok farklı görüşlerimiz, aykırı görüşlerimiz vardı. Ama ne kadar farklı bir görüşe saygı gösterilebilir ben onun sınırlarını Toktamış Hoca'dan öğrendim.
Hepimizin hocasıydı
Prof. Deniz Ülke Arıboğan (Bilgi Üniversitesi): Bizim önce Toktamış amcamız sonra hocamızdı. Üniversiteye onun kürsüsüne asistan oldum, sonra onunla yıllarca birlikte çalışma fırsatını buldum. Hayatımın çok önemli bir bölümünü birlikte geçirdiğimiz çok feyiz aldığım bir insandı.
Gerçek bir demokrattı
Hakan Şükür (AK Parti Milletvekili): Çok değerli bir insandı. Okuduğumuz, takip ettiğimiz, herkesle uyumlu olmaya çalışan çok demokrat bir insandı. Hoşgörüye yelken açmış çok büyük bir değerdi.
Zor zamanda farklı fikirleri buluşturdu
Kadir Topbaş (İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı): Hem bilim dünyamızda hem de demokrasi alanında önemli adımlar atmış ve cesaret göstermişti. Milletimizin en zor zamanlarında, farklı kesimlerin bir araya gelemediği dönemde bile demokrasi ve hoşgörü adına insanları buluşturdu.
Diyalog insanıydı, geri adım atmadı
Cemal Uşşak (Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Üyesi): Vakfın kurulduğu 1995 yılından bu yana diyalog ve hoşgörü inisiyatifimize canı gönülden destek verdi. Zaman zaman bu desteğin bedelini ödetti kendisine 'mahallesi'. Ama o buna aldırış etmedi. Farklı düşünceleri açık şekilde ama karşı tarafı kırmadan ve polemiğe fırsat vermeden ifade etti.
- tarihinde hazırlandı.