Ve Patlattılar
Son günlerin en popüler isimlerinden biri Hakan Şükür. Medyanın tüm birimlerinde onun demeçlerine tanık oluyorsunuz. Bir ara 'Kulübüm izin vermiyor' diye suskunluğu tercih etmişti. Şimdi sanırız gerekli izni aldı. Aynı gece hem TRT'nin Stadyum'unda, hem Star'ın Tele Gol'ünde vardı. Biri canlı, diğeri bant olunca sorun çıkmadı. Aşağı yukarı aynı şeyleri söyledi. İlginç olan, onu suçlayanlar kervanına bir CHP Milletvekili'nin de dahil olması. Anlayacağınız 'Atatürkçü ve Fethullah Gülen'e de saygılıyım' demek suç. Şu CHP'nin niye iktidar olamadığının en tipik örneklerinden biri bu olsa gerek. Hala aynı kafa. 'Besmele çekene' yobaz gözüyle bakmaya devam ediyorlar.
Hakan'ın üstünde durduğu önemli konulardan biri, kendisine yöneltilen suçlamaların tek sebebe dayanması. O da Galatasaray'da futbol oynaması. Buna biz de katılıyoruz. Çocuğu yerden yere vuranlara bir bakın hep aynı adresi göreceksiniz. Bunlar Ersun Yanal'ı da kendilerinden diye tutuyorlar. Göz göre göre 'Dünya Şampiyonası Finalleri'ne veda ediyoruz. Yine de 'Sabır' ya da 'En büyük Ersun' demeye devam etmekteler. Aynı ekip, Şenol Güneş'in de işini bitirmişti. Türk sporunda, özellikle futbolunda, başarı isteniyorsa önce futbol medyası ayrık otlarından temizlenmeli. Dünyanın hiçbir ülkesinde, basın tribünündeki telefonlar 'Kulüp marşları' ile çalmaz. Bu sadece bize özgü! (...)
- tarihinde hazırlandı.