Çete Hedef Saptırıyor

Akın Birdal suikastını yöneten Uzman Çavuş Cengiz Ersever'i sorguya çekip Susurluk'un karanlık boyutlarını aydınlatması gerekenler yine hedef saptırma taktiğine sarılıyorlar. Böylece hem kamuoyunu kandırıyorlar hem de Susurluk'u çözecek bu ikinci fırsatı da ülke gündeminden kaçırıp örtbas etmek yolunu seçiyorlar...

Çavuş Cengiz Ersever'i, "Türkiye'deki bir numaralı mafya uzmanı"ymış gibi sorguya çeken, Ersever'ın yaptığı "olağanüstü" mafya analizini temelinden "saptırarak" hemencecik Basbakan'a ve medyaya ulaştıran Ankara Emniyet Mudur Yardımcısı Osman Ak acaba Ersever'e su soruları da sordu mu?

1. 5 Kasım 1993'te Ankara'nın Elmadağ çıkısında infaz edilen Binbaşı Ahmet Cem Ersever ile ilişkin neydi, bu infazda görev aldın mi? Bu infazın emrini kim verdi?

2. 1988'den bu yana Yeşil ile birlikte hangi olaylara katildin, kimlerden haraç aldın, Güneydoğu bölgesinde Haydar, İstanbul bölgesinde Fırat kod adini kullanırken ne islerle meşguldün?

3. Astsubay Fırat olarak, hangi devlet kurumlarının özel telefonlarını kullandın?

4. Akın Birdal suikastının tetikçileri, "Kubilay isimli bir kişi bizim de aralarında olduğumuz 20 kişiye atış ve spor eğitimi verdi." diyorlar. Kim bu Kubilay?

5. Bir çavuş olarak, 20 kişiyi Silivri ormanlarında askeri eğitimden geçirecek silahları ve parayı nereden buldun?

6. Dört yıldır birlikte yasadığını Cihan Tanzim isimli kadının üzerine kayıtlı beş evin kaynağı ne?

7. Banka hesabında dolar ve Türk parası olarak ne kadar paran var?

Simdi, en kritik soruya gelelim: Çavuş Cengiz Ersever, Türkiye'nin önde gelen bir mafya uzmanı midir ki, alelacele el yazısıyla "Türk mafyası" baslığı altında yedi sayfalık "mafyanın hakkında gelme" önerileri alınıp hemen Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na sunuluyor? Üstelik, "İstanbul'da yuvalanmış mafya"yi anlatan, Alaattin Çakıcı, Drej Ali, Mehmet Köymen, Sedat Şahin ve Sedat Peker'i "deşifre" eden mafya uzmanı Ersever hangi amaca hizmet için birdenbire Fethullah Gülen'e sıçrıyor?

Tamamen tertip ve provokasyon kokan Ersever'in su cümlelerine bakin: "Daha önce belirttiğim ülkücü mafya İslam'a yakın olduğu için kendilerini bilerek veya bilmeyerek irtica faaliyetlerini yürüten insanlar tarafından kullanılabilir. Su anda en çok para gücü, insan gücü siyasi güç, basın ve televizyon gücü olarak Fethullah Gülen'dir. Genelkurmay'ın irtica raporundan dolayı Refahyol Hükümeti'nin dağılması sonra Fethullah Gülen'in Sedat Peker ile ilişkiye giriyor.(Yazım hataları Ersever'e ait.) 1998 basında 10 milyon dolar Bulgaristan'da bulunan Sedat'a para gönderin. Son zamanlarda Sedat okul ve vakıf isleri, irticada bulunan kişilerin taktiğidir..." İste size mafya uzmanımızdan çarpıcı analizler... Üstelik bu çarpıcı itiraflar hemen Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın masasında yerini buluyor.

Hani nerede Fethullah Gülen'in kara para aklaması?, Hani nerede Sedat Peker'in Fethullah Gülen'e yurtdışından 10 milyon dolar para transfer etmesi?..

Ersever'in mafya ile mücadele için ortaya attığı çarpıcı öneriler ise söyle: "Devlet onlarla il çapında değil Türkiye çapında mücadele etmeli, mafya liderleri rezil edilmeli, eroin isi yapanlar üzerinde kesinlikle durulmalı, bunların mirasları araştırılıp nereden buldun denilmeli, devlette (kanun ordusu, asker polis, hakim savcı, vb.) gibi ilişkileri hemen çözülmeli, parasal kaynakları bitirilmeli, sert tedbirler alınmalı, islerinden bazıları daha hayırlı islerde kullanılmalı, irtica olayında bulunan mafya lideri hakkında Boluculuk sucundan işlem yapılmalı..."

Bu tablo, Susurluk kazasından sonra ortaya atılan 58 kişilik listeye Fethullah Gülen'in ismini de monte ederek 59'a çıkaran gizli elin, Cengiz Ersever'i, "2. Semdin Sakak" yapmak istediğini gösteriyor. Oysa Akın Birdal suikastı, devlet içinde odaklanmış zararlı unsurları ayıklamak için Susurluk kazasından sonra ikinci tarihi fırsattır.

"Susurluk'u çözmezsem başbakanlık bana haram olsun" diyen Başbakan Yılmaz, bu odaklar tarafından iki kez "yanıltıldığını" açıkladığına göre, bu kişilerin soruşturduğu dosyalarla Susurluk çözülemez.