Sanat ve Edebi Eserlere Sahip Çıkılamadı

Daha hazini de, dünyânın dört bir yanında sahip olduğumuz toprakları, dinî ve millî değerlerimizi koruma uğrunda gösterdiğimiz kahramanlıkları, mukaddeslerimizi muhafaza yolunda elde ettiğimiz şehitlik ve gazilikleri, ebedî kalacak şekilde ifâde edememiş, destanlaştıramamış ve üstadca şiirlerin, nesirlerin ölümsüzleştiren iklimine emanet edememişizdir.

Kim bilir, milletimizin, nice dâsitanî ve hârika yanları böyle bir vefâsızlığa uğrayarak kaydedilmedi ve unutulup gitti..! Firdevsî, milletinin mağlubiyet sahneleri arasından, kendince bulup çıkardığı tabloları, ifâde üstatlığının bütün gücünü kullanarak "altmış bin" beyitlik "Şehnâme"siyle destanlaştırdı. Eğer Firdevsî, dillere destan o şâirlik otağını, soylu milletimin dolaştığı zirvelere kurabilseydi, kim bilir nasıl fevvâreler gibi fışkıracak, girdaplar gibi derinleşecek ve yanardağlar gibi ateş olup dört bir yana savrulacaktı..!