Duanın Ehemmiyeti

Meyelân-ı hayra kuvvet veren duaya gelince; Allah (cc) Kur'an-ı Kerim'de değişik yerlerde, bizleri duaya teşvik ederken: "-Dua edin, duanıza icabet edeyim." (Mü'min/60) "-Eğer kullarım benden sorarlarsa, ben onlara çok yakınım.." (Bakara/186) buyurmaktadır. Diğer bir ifadeyle kullarım sakın ye'se düşmesinler; zira, bir kere ben onlara şah damarlarından daha yakınım.. onlar şayet fiilen dua edemiyorlarsa kavlen dua etsinler.. onu da yapamıyorlarsa gönülleriyle bana yönelsinler; yani eğer dilleriyle söyledikleri şeyler, onları tatmin etmiyorsa, vicdanlarındaki mülâhaza enginliğine kendilerini salıvererek şöyle diyebilirler: "Allah'ım, ben şu meselede 30-40 cümle ile senden bir şeyler istedim. Halbuki enbiyâ, asfiyâ, evliyâ, mukarrebîn ve ebrârın istediği veya istenmesi gerekli olan nice şeyler vardır ki istememişimdir; ben onları bilememiş, idrak edememiş, istememiş olabilirim. Şimdi bu mülâhazaların hepsini birden nazara alıyor, bütün ruhumla sana bir kere daha teveccüh ediyor ve rahmet kapının tokmağına dokunup inliyorum." Evet, himmetimizi âlî tutup, mülâhazalarımızın derinliği ile Rabbimizin kapısına aciz, iktidarsız bir varlığa gider gibi değil de, bizlere her gün bin cennet verse, hazinelerinde zerre kadar eksiklik olmayacak Gani-i ale'l-ıtlâk'a müracaat ediyor gibi gitmeli.