Tufeylinin Taktiği

Âh akılsız mukallid, yaramaz aptal! Sen daha ne zamana kadar tufeylîlik yapıp başkalarının "ak" dediğine ak, "kara" dediğine kara diyeceksin? Yıllar var ki sen, hep başkalarının tezgahlayıp sahneye sürdüğü oyunlarla meşgul olup, onların türkülerinde kendi dünyana ait nağmeleri araştırıyor, özüne ve safvet-i asliyene yüzde yüz yabancı bir sürü ecinnî düşüncesiyle uğraşıp ömür tüketiyorsun. Seni tutup ulvîleştirecek, fazîletlerin kol gezdiği iklimlere yükseleceğine, gidip şerlere gömüldün. Aradıklarını, hiçbir zaman bulamayacağın çorak yerlerde araştırdın. Çölde gül, mezbelelikte ıtriyattan bir şey araştırır gibi!.. Kaç defa, en aydın, en sünnî atmosferini bırakarak, yolların en çapraşığı ile en karanlık dehlizlere yuvarlandın. Kaç defa, Ömer’lerden kopup, Nazzam’ların arkasına düştün, Yavuz’ları terk edip Şah İsmail’lerle hemdem oldun! Söyle, Allah aşkına! Sen benden misin, yoksa şu kızılca başlardan mı..?