Adalet Vazgeçilmez Unsurdu
Başka yerlerde, başka zamanlarda kuvvetin hâkim, hukukun derbeder, keyfiliğin hükümfermâ olmasına mukabil bu mübarek toplumda, hukuk esas, adalet şâyi, insanlar birbirine yardımcı ve kuvvet de her zaman hakkın emrindeydi. Bir vücudun uzuvları gibiydi millet fertleri; birbirlerine saygılı davranır, biri diğerinin önem ve lüzumuna inanır; paylaşmasını bilir; farklı düşünce ve mütalaaları zenginlik sayar, hürmetle karşılar ve değişik düşüncelere karşı da saygı ufuklarını her zaman engin tutarlardı. Kimse kimseye "mürtecî" demez; kimse kimseyi küfür ve dalâlet yobazlığıyla karalamaz; çok dar aralıklı bazı dönemler müstesnâ, hiç kimse herhangi bir baskına uğrayacağı endişesini duymaz ve birilerinin gelip tepesine bineceğini asla düşünmezdi. Sinelerinde ahde vefa hissi, emanet düşüncesi, şefkat ve merhamet hâkimdi. Yalan, bir lafz-ı kâfir kabul edilir, gadr u hıyanetin telaffuzundan bile utanılır; zulüm ve tecavüz her zaman tiksintiyle karşılanır ve cana kıymak da canavarlık sayılırdı.
- tarihinde hazırlandı.