Hüzünle İlgili Bazı Hususlar

Tevrat’ta: "Allah bir kulunu sevince, onun gönlünü ağlama hissiyle doldurur; ona buğzedince de çalgı neşvesiyle.." buyrulur.

Bişr-i Hafî de: "Hüzün bir hükümdar gibidir; otağını bir yere kurunca, başkalarının orada ikametine izin vermez..." [3] Sultan ve hükümdârın olmadığı bir ülke karmakarışık ve keşmekeşlik içinde olacağı gibi, hüznün olmadığı bir kalp de darmadağınık ve harabedir. Zaten, O kalbi en mamur olanın hali de kesintisiz hüzün ve sürekli tefekkür değil miydi..?

Yakup aleyhisselâm, Yusuf’la arasındaki dağları hüzünden kanatlarla aştı ve gidip bir tatlı rüyanın yorumlanması iklimine ulaştı.

Hüzünle sızlayan bir yüreğin iniltileri, âbidlerin evrâd u ezkarlarına, zâhidlerin takva u verâlarına denk tutulmuştur.

Günah ve ma’siyet dışı, dünyevî huzursuzluklardan dolayı yaşanan tasanın günahlara keffâret olacağını Hazret-i Sâdık u Masduk söylüyor.. [4] ya ukbâ buudlu ve Allah hesabına olursa..!

3. Kuşeyrî, er-Risâletü’l-Kuşeyriyye, s.138.
4. Heysemî, Mecmau’z-Zevâid, 4/63.