Çıkar Peşinde Koşan Politikacı

Başkalarının varlık ve bekâsını, sırf kendi çıkarlarının kaynağı olması itibarıyla kabullenmiş görünen kirli politikacının ne dostluğuna güvenilebilir ne de düşmanlığından emin olunabilir. O, oturur-kalkar sadece çıkarlarını düşünür. Onun için el öper-etek öper ve hiç olmayacak insanlar karşısında bile hep serfürû eder.. çıkarları onu gerektiriyorsa, gücü yettiklerini ezer-geçer; baş edemeyeceği kimseler için de sürekli komplolar plânlar durur.. kuvvetli olduğu zaman hep amansız davranır; zayıf düştüğü dönemlerde de iğrenç bir mutabasbıs kesilir.. o, başkalarına karşı hep samimiyetsiz olduğu gibi, çok defa kendi oyunlarına yenik düşerek kendi kötü akıbetini de hazırlamış olur. Ona sorarsanız, aklı sıra, âlemi aldattığına, herkesi idare ettiğine ve yolunca davrandığına inanır. Oysaki zavallı, hep gülünç duruma düşmekte ve yarınlarına ait itibarını delik-deşik etmektedir. İnsanların bazılarında böyle ruhu yitirilmiş bir aldatan zeka, aslında çok ciddî bir zaaf ve onulması güç bir ruhî rahatsızlıktır. Böyle bir zaaf ve rahatsızlıkla mâlûl kimseler, kalıcı ve başkalarına yararlı herhangi bir işleri ve hizmetleri olmasa da, bazen idareli ve kurnaz davranarak, bahar-yaz, sonbahar-kış hemen her mevsimde bir kısım primler elde edebilirler.. edebilirler ama, gelecekleri adına da ne itibar ne kredi; yeniden kendilerini bir tabasbus içinde ve el-etek öpme kuyruğunda bulurlar.