Telbis Kelimesinin Anlamı

Telbîs; gayret ehline Hazreti Feyyâz-ı Ezelî'nin ihsan buyurduğu nurlu dakika, saat ve daha geniş zamanları, sonra bütün bu zaman parçaları içinde insanlara lutfettiği ikramları, kerametleri, o kamil insanların, yalana, aldatmaya girmeden sürekli gizleyip halk nazarında âhâd-ı nastan bir insan olarak bilinme gayretidir ki, fark-cem' arası ihsasların gel-gitleri içinde duyulur.. ve böyle bir sâlik-i mülebbis, sürekli ihlâs arayışı içinde bulunur.. günde birkaç defa kendini sadakat kontrolünden geçirir.. Cenâb-ı Hakk'ın kendisine olan hususî teveccühlerini ve o teveccühlerin değişik varidler ve ikramlar şeklindeki tezahürlerini de, bir taraftan tecelli edip geldikleri kaynağa saygının gereği, diğer taraftan da, O'ndan gelen her şeyin gizli birer armağan olması mülâhazasıyla her zaman Veren'le verilen arasında, saklı birer sır gibi kalmasına dikkat eder ve bunların kimse ile paylaşılmasını istemez. Dahası, her fırsatta Cenâb-ı Hakk'ı nazara vererek O'na müteallik şeylerin öndeliğinde ısrar eder ve izharı gerektiren ciddî bir sebep ve sâik söz konusu değilse, hemen her zaman Hazreti Halilü'r-Rahman'ın kavmine karşı, "Ben Hastayım" (Sâffât/89), Hz. İbrahim'e (as), ilâhlarımıza bu işi kim yaptı diye sorunca "Belki bu! Büyükleri o, ona sorun" (Enbiyâ/63) dedi. Türünden ta'rizlere başvurarak değişik telbîslerle dikkatleri, hep aranması gerekli olana çevirir ve aranan insan olmadan da âdeta yılandan-çıyandan kaçındığı gibi kaçınır.