İnsanın İç Derinliği ve Hak Arayışı
Bu ölçüde hakikat merakı ve hak iştiyakıyla şahlanan her ruh, bütün insanî duygularını seferber ederek, her zaman içinde yüzüp durduğu Rahmeti Sonsuzun o engin lütuflarını daha bir derinden ve daha bir şeffaf duyup hissetmeye, isimlerinin ışıktan menfezleriyle Zâtı'nı duyup tanımaya, kendi iç enginliklerinde O'nun kanaviçesinden antika nakışlan daha net ve daha renkli görmeye, her lâhza mazhar olduğu gizli-açık ihsanların cebr-i lûtfî yönlendirmesiyle bir köle-efendi münasebeti içinde hep onu anmaya, anmanın da ötesinde hiçliği içinde Sultanlar Sultanının engin lütufları sayesinde değerler üstü değerlere ulaştığı şuuruyla kendini ifade etmeye, yani kendi küçüklüğü çerçevesinde kalarak O'na nisbete bağlı izafî bir ululuğu haykırmaya; acizliğini, fakirliğini, erişilmez bir gücün, tükenmez bir servetin enstrümanı gibi seslendirmeye ve başkalarının da aynı mülâhazaları paylaşıyor olduklarını düşünüp anlamaya yönelir ve âdeta kendi derinliklerinin tecrübeli bir dalgıcı haline gelir. Sonra da, kendi içinde derinleşip enginleşmesi ölçüsünde duyup hissettiği her ma'nâyı, anlayıp değerlendirdiği her hakikati başkalarına da duyurmaya çalışır.. imanını Hakk'a kullukla seslendirir.. ma'rifetini tefekkür ve tecessüslerle besler.. derûnundaki alâka ve merakı her an daha da derinleştirerek iştiyaka dönüştürür. Mütalâa ve müşahedelerinde sürekli hayret ve takdir ufuklarında dolaşır, hayret ve takdirlerini kalbin kadirşinaslığıyla rafine ede ede duygu ve tefekkür dünyasını bir aşk çağlayanına çevirir; çevirir de, artık oturur-kalkar yalnız O'nu düşünür.. O'na vuslat hülyalarıyla dolaşır.. O'nu arar.. O'na ulaşmak için yine O'na teveccüh ufuklarını kollar, her emareyi bir davet mesajı sayarak, döner yine O'na yalvarır., hayatını bütünüyle O'nun huzurunda bulunmaya bağlar ve ağzını açıp bir şeyler söylemek istediğinde yalnız O'nu söyler; söylemeyi de aşarak, adetâ hep O'nunla söyleşir. Hattâ, bazen bütünüyle his olur, şuur olur, idrak olur ve her nesnenin gülen yüzünde duygularına, göz görmemiş, kulak işitmemiş, insanî tasavvurları aşkın ne ziyafetler, ne ziyafetler sunar..!
- tarihinde hazırlandı.