Sorumluluk Şuuru İle Hareket Etmek
Herkes, ciddî bir ferdî sorumlulukla "İş başa düşüyor; gücümün yettiğince ben yapmazsam, her hâlde başkaları da yapmayacak" diyerek atını mahmuzlayıp en ön saflarda bayraktarlığa koşmalıdır.. rekabete girmeden, kıskançlık göstermeden, sağında ve solundakilere de hareket ve yürüme imkânı vererek hep bayraktarlığa koşmalıdır. Pek çoğumuz itibarıyla şimdiye kadar bilerek veya bilmeyerek yaptığımız işlerin bir kısmı kalplerimizi söndürdü ve ruhumuzun gözlerine kezzap gibi aktı. Bu karanlık dönemde millet olarak büyük ekseriyetimiz silkinip mahiyetindeki hakikat nurlarını uyaramadı ve dirilişimizin suyu, havası, kuvve-i inbâtiyesi gibi hayatiyet ifade eden manevî dinamiklerine ulaşamadı. Şimdilerde olsun, mevcudiyetimizi devam ettirebilmek için kendi kendine ayakta duramayan sarmaşıklar gibi kendi dışımızda bir dayanak arayacağımıza, kendi potansiyel gücümüzü, ötelerle alâkalı bütün irtibatlarıyla ortaya çıkararak O'na sırtımızı verip yürüyebiliriz.
Her şeyi, ruhun gözleriyle temâşâ edeceğimiz, onun kulaklarıyla dinleyeceğimiz, onun elleriyle tutup götüreceğimiz ve onun ilhamlara açık muhakemeleriyle değerlendireceğimiz bir ufka ulaşmamız da, ancak bu potansiyel gücü ve bu irtibatı yeniden gözden geçirmeye ve yenilemeye bağlıdır. Niyazî'ce bir yaklaşımla hulâsa edecek olursak: Sen, seni varoluşa taşıyan ruh ve mânâyı katiyen dışta aramamalısın; başını eğip, vicdanını dinlemeli ve mahiyetini bir mercek gibi kullanarak varoluş istikametindeki seyahatini özünden başlatmalısın...
- tarihinde hazırlandı.