Türk okullarının hikâyeleri onlara emanet

Bilmedikleri ülkelere eğitim için giden öğretmenlerin hikayeleri Yeşeren Ümitler programında izleyiciyle buluşuyor. Belgesel ekibi, "İnsanlık, vefa, diyalog ve sevgi adına yazılan bir destanın muhteşem hikâyesini ekrana yansıtıyoruz." diyor. Belgeselin ilk bölümünde eğitim gönüllülerinin ilk gittikleri Azerbaycan anlatılıyor.

Dünyanın dört bir yanına giderek Türkçeyi öğreten ve Türk kültürünü gösteren fedakâr öğretmenlerin hayatı gelecek nesiller için belgesel oluyor. Mehtap TV'de yayınlanan Yeşeren Ümitler belgeseli, hayatını bir bavula sığdırıp bilmedikleri ülkelere yelken açan eğitim sevdalılarının gerçek hikâyelerini kendi ağızlarından aktarıyor. Belgeseli çeken 5 kişilik ekip, gittikleri okulların ve ilk gidenlerin hikâyeleri için şu ifadeleri kullanıyor: "İnsanlık, vefa, diyalog ve sevgi adına yazılan bir destanın muhteşem hikâyesini ekrana yansıtıyoruz. Çektiğimiz görüntüler ve hikâyeleri gelecek nesiller için emanet gibi saklıyoruz." Ekip, kendi duygularını ise şöyle aktarıyor: "Ağlayarak dinliyor, çekim yapıyor ve montajlıyoruz. Bu fedakârlıkları savundukları değerler adına yapıyorlar. İşte bu yüzden bulundukları yeri ve insanları çok seviyorlar. Onlar Türkiye hasretini bizimle gideriyor. Biz de bu hareketin insanlık ve dünya için ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz."

Daha önce Diyaloğun Meyvesi, Abide Şahsiyetler gibi programlara imza atan Yeşeren Ümitler ekibinin yapımcı ve metin yazarı Veysel Karani Gümüşdereli, yönetmen Emine Ulu, yardımcı yönetmen Emine Albayrak ve görüntü yönetmeni Sait Küçükşahin. Anlatılan hikâyeleri bire bir görme imkânları olduğunu söyleyen yönetmen Emine Ulu, ilk Azerbaycan'a gidildiği için ilk belgeselin de orada çekildiğini anlatıyor. Bosna, Kırgızistan, Tacikistan, Kazakistan, Senegal ve Nijerya'yla birinci sezonu kapatan ekip ikinci sezonda Irak, Romanya ve Kenya hikâyelerini seyirciye aktaracak. Bir iki hafta kaldıkları ülkede 50-100 arası kişiyle röportaj yaptıklarını ifade eden Ulu, "Neden gitmişler? İlk gidildiğinde ülke nasıldı? Şu an nasıl? Neler yaptılar? Bin bir zorluğa rağmen neden kaldılar? Oradaki insanlarla nasıl köprü kurdular? Bu sorular etrafında çekimler yapıyoruz. İlk gidenlerin birçoğu ayrılmış, başka ülkelere gitmiş. Onları uzun uğraşlarla tekrar buluyoruz. Çünkü bir ülkenin hikâyesi bir insanda kilitlenebiliyor." ifadelerini kullanıyor.

Ulu, öğretmenler için "Sanki onları özel karşılayıcılar var. Bir plan var, yazılmış, oyuncular da gitmiş. Bir tarihî fırsatı değerlendirmişler." diyor ve ekliyor: "Yapılan fedakârlıklar insanlığın zirvesi neredeyse. Gidip o coğrafyayı görmeden yaşadıkları anlaşılmıyor. Gittikleri yeri çok sevmişler. Kırgızistan, Narın diye iki dağın arasında küçücük bir yer. Öğretmenler buraya neredeyse âşık. Tayini çıkanlar, 'bizi göndermeyin' diye ağlıyor. Aldıkları ücret ise söylenemeyecek kadar az."

Yapımcı ve metin yazarı Veysel Karani Gümüşdereli ise gönüllülerin fedakârlıkları, savundukları değerler adına yaptıklarını, bu yüzden de bulundukları yeri ve insanları çok sevdiklerini belirtiyor. "Onlar Türkiye hasretini bizimle gideriyor. Biz de bu hareketin insanlık ve dünya için ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz." diyen Gümüşdereli, aklında kalan bazı hikâyeleri şöyle anlatıyor: "Nijerya'ya ilk giden Muammer-Şule Burtaçgiray çiftinin kızı Türkiye'ye gelince ilk gördüğü siyahiye sarılmış. Halit Esendir'e Kırım'da Kur'an hediye ettiği teyze, kızı Ayşe'yi vermek istiyor. Irak'a ilk gidenlerden Muammer Türk, sınırdan geçmek isterken, görevli 'Burada 80 örgüt var, ne işiniz olur burada?' diye soruyor. Karşısındakiler ısrarcı olunca, 'Geçin, her yere bir deli lazım.' diyor. Muammer Türk, 'Bazen öğrenciler evlattan tatlı geliyor.' diyor. Afganistan Kandahar'da Abdülkadir Aktı hocanın eşi Züleyha Hanım, çocuğuyla birlikte doğalgazdan zehirleniyor. Çocukları ölüyor. Züleyha Hanım günlerce komada kalıyor. Kendine geldiğinde bir Afgan ağlıyor, 'Döneceksiniz diye korkuyorum.' deyince Züleyha Hanım, 'Asıl yaşadıklarımızdan dolayı eşimde dönme isteği uyanır diye ben korkuyorum.' cevabını veriyor."

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.