Ümit Meriç: Fethullah Gülen Asrımızın Mevlânâ'sı
Ünlü yazar Cemil Meriç'in sosyoloji profesörü kızı Ümit Meriç, Fethullah Gülen'in asrımızın Mevlânâ'sı olduğunu söyledi.
Fırat Kültür Merkezi (FKM) ve Gazeteciler Yazarlar Vakfı işbirliği ile düzenlenen Yazarlık Okulu'nda konuşan Ümit Meriç, babası Ümit Meriç ve Fethullah Gülen'i anlattı. Amerika gezisi sırasında Fethullah Gülen'i ziyaret ettiğini ifade eden Meriç, Gülen'in yanındayken yaşadıklarını anlattı. Hocaefendi ile ilk kez karşılaştıklarını söyleyen Meriç, "Karşılaştık ve 'bana şeref verdiniz' diyerek yerine oturdu. Ben ise gözümü ondan ayıramadım ve şıpır şıpır ağladım. Sonra Hocaefendi'ye hiç konuşmadan ve ona bakmadan soru sordum, o da cevap verdi. Yani kalpten kalbe konuştuk." dedi. 'Hocaefendi; Ahmet Yesevi, Muhiddin-i Arabi ve Hz. Mevlânâ gibi bir lütf-u İlahi'dir.' diyen Prof. Dr. Meriç, "Herkes kendi kalıbına göre faydalanabiliyor ondan. Ama o bir evliya ve Allah'ın bir lütfu. Böyle bir camia var. Ama Hocaefendi camiayı aşan bir insan. Yaşayanlar içinde Allah'ın duasını kırmadığı en üst makamın sahibi olduğunu düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu. Cemil Meriç'in gözlerinin görmemesinin ardından kendisinin ona sürekli kitap okuduğunu ifade eden sosyoloji profesörü, yazarlığın birinci şartının ciddiyet olduğunu söyledi ve babasının çok çalışkan ve ciddiyet sahibi biri olduğunu anlattı. Babasının, kitap okuyan birisine muhtaç olduğunu dile getiren Meriç şöyle devam etti: "Kütüphanesine çok hakimdi. Öyle ki bizim gören gözlerle dahi bilemediğimizi, kitapların sırasını o bilirdi. 11 bin ciltlik çok geniş bir kütüphanesi de vardı. 36 yaşında kör oldu ve bütün eserlerini görmediği dönemde yazdı. Aslında yazmadı, devamlı yazdırdı. Bir cümle için daktiloya birçok kez kağıt koyduğum dönemler oluyordu. Telkinlere de açıktı. Eleştirirdik, peki öyle olsun derdi. "Cemil Meriç'in yazılarını annesinin de bulunduğu bir ortamda okuduğunu söyleyen Ümit Meriç, "Yazı okunur, annem ağlar ve sesi kesilirdi. Bunun üzerine babam 'tamam olmuş' derdi. Yani annemin gözyaşları babamın turnusol kağıdıydı." şeklinde konuştu. (Serbest Özden, İstanbul)
- tarihinde hazırlandı.