Su bile vermediler

Su bile vermediler

Özgür medyaya darbe operasyonunda gözaltına alınanlara yapılan haksız ve hukuksuz uygulamalar insanlık dışı boyuta vardı. Diyabet hastası Hidayet Karaca'ya ilaç içmesi için su dahi verilmediği ortaya çıktı.

Gözaltındakiler adliyeye sevk edildikleri halde savcılık kararı avukatlara 5 saat boyunca bildirilmedi. Adliyede ise gözaltındakilerin savunma hakkı skandal bir uygulamayla engellenerek avukatlar mahkemeye alınmadı.

Özgür basını hedef alan 14 Aralık operasyonu kapsamında gözaltına alınan medya mensupları ve polislerin maruz kaldığı skandallara bir yenisi eklendi. Hiçbir işlem yapılmadan gözaltında 88 saat bekletildikten sonra ifadesi alınmaya başlanan Samanyolu Medya Grup Başkanı Hidayet Karaca'nın avukatı Fikret Duran, Twitter hesabından müvekkiline ilaç içmesi için su verilmediğini duyurdu. Duran yaşananları Twitter hesabından "Müvekkil Hidayet Bey ilaç almak için su istiyor su vermiyorlar. Nezarethane çok soğuk Hidayet bey zaten hasta" ifadeleriyle duyurdu.

Karaca savunma yapmadı

Hidayet Karaca, hakimin tarafsız olmadığı gerekçesiyle mahkemede ifade vermeyi reddetti. Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkan Hidayet Karaca, gizli olduğu belirtilen soruşturma dosyasıyla ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın konuşmalar yaptığını belirtti. Bu nedenle hakimin tarafsızlığını yitirdiğini kaydeden Karaca, mahkemede ifade vermeyi reddetti.

Adil davranmayacaklar

Karaca'nın avukatı Fikret Duran şunları söyledi: "Pazar gününden bu yana yaşadığımız sürecin tüm safhalarında, müvekkilim kendisine delil gösterilmesi halinde istedikleri soruya açıkça cevap vereceğini belirtmesine rağmen hiçbir delil gösterilmedi. Bir iktidarın yargıyı istediği gibi bir dizayn çalışması kapsamında kurduğu kapalı devre bir yargılama ve sorgulama sistemi ile kendileri istese bile hiçbir şekilde bağımsız ve adil davranacağını düşünmemekteyiz. Yakın geçmişte yaşanan 'kaç İsmail' olaylarından sonra üzerlerinde türlü türlü siyasi baskıların oluştuğu mahkemelerden adalet beklemediğini müvekkilim ayrıca ifade etmiştir. O nedenle Sulh Ceza Hakimliği makamında savunma yapmayı reddetmiştir bu beyanlar tutanağa geçmiş ve tarihe not düşülmüştür."

Adliyede avukatlara polis barikatı

Hukuksuz operasyonlar kapsamında gözaltına alınan medya mensupları ve polislerin maruz kaldığı hukuk skandalları adliyede de devam etti.

Emniyette savcılık ifadesinin ardından adliyeye sevk edilen Ekrem Dumanlı, savunması için mahkeme salonuna alındığı sırada Çağlayan'da Sulh Ceza Hakimliklerinin bulunduğu katın koridorları bariyerlerle ablukaya alındı. Avukatların mahkeme salonuna geçmesine izin verilmedi. Hiçbir itirazın hakime ulaştırılmasına müsaade edilmedi.

Savunma yapan Ekrem Dumanlı'nın avukatlarından sadece birinin içeri alınmasına soruşturmayı takip eden diğer avukatlar tepki gösterdi. Polislerle avukatlar arasında gerginlik yaşandı. Avukatlar, kendilerine polislerin engel olamayacağını belirtirken polisler, sadece Dumanlı'nın avukatlarının alınabileceğini söyledi. Avukatlar, birden fazla avukatın bir şüpheliyi savunabileceğinin yasada bulunduğunu belirterek polislerinin bu engellemesine tepki gösterdi. Av. Orhan Erdemli, polis memurlarına "Gün gelecek hepiniz yargılanacaksınız, kanuna uymuyorsunuz, suç işliyorsunuz, hak diyeceksiniz, hukuk diyeceksiniz..." diye isyan etti.

6 kamerayla fişleme

6'dan fazla kamera ile tüm avukat ve gazeteciler video kaydına alınarak tek tek görüntülendi. Avukatlar bu uygulamanın fişleme olduğunu belirterek duruma tepki gösterdi. Uzun süre yaşanan tartışmanın ardından Dumanlı'nın avukatları kimlik ibraz ederek koridora girdi.

5 buçuk saat boşuna beklettiler

Gözaltına alınan gazeteci ve polislerin savcılık işlemi önceki gece bittiği halde sabaha kadar avukatlarına haber verilmedi. Ekrem Dumanlı'nın avukatı Gazi Tanır yaşananları şöyle anlattı:

'Yeter artık' deyince

"5 buçuk saat avukat arkadaşlarımız küçük bir odada bekletildi. Savcıyla görüşme talep etmemize rağmen savcı bey görüşmedi. Aşağıdaki polis arkadaşlar gelip 'Savcılar aralarında mütalaa yapıyor' diyor. Biz de gerçekten mütalaa yaptığını sanarak bekliyoruz. Sonra geldiler 'karar yazılıyor' dediler. Bu kadar uzun karar yazıldığında sevk olarak mahkemeye gitmez. Buradan bırakılır, dedik. Nihayet sabah 5:00'te 'Yeter artık' diye bağırınca polis memuru kalan 16 arkadaşın mahkemeye sevk edildiğini söyledi.

Dosyayı gizlediler

Avukatlar olarak savunma yapmamız için sevk maddelerini görmemiz lazım. Tutuklama mı talep edildi yoksa tedbir olarak bırakılmasına mı karar verildi? Bunu öğrenmedik. Bunu mahkeme safhasında hakim bey söyledi. Hangi suçla suçlanıyorsak onun maddi delilleriyle tarafımıza gösterilmesini ısrarla talep ettik. Bize gösterilmedi."

3'üncü sayfa haberi

Avukat Gazi Tanır: "Deliller bize gösterilmeyince duruşmada 'Ekrem Bey neyle suçlanıyor hiç olmazsa okur musunuz' dedik. Hakîm, "Gazetede yayınlanan iki köşe yazısı ve Hocaefendi'nin Herkul.org sitesinde yayınlanan haber değeri taşıyan bir konuşmasının birebir metninin, gazetenin 3. sayfasında yayınlanması" dedi. Ekrem Bey hakim beye "Bunun dışında başka delil var mı" diye sordu. Hakim Bey 'yok' deyince Ekrem Bey, 'Arkadaşlar buysa boşuna uğraşmayalım savunmamızı yapalım' dedi."

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.