Gülen Dâvâsı 11 Mart’ta Görülmeye Devam Edecek
DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel'in ısrarla tutuklanmasını istediği Fethullah Gülen, sağlık problemleri nedeniyle halen ABD'de bulunuyor. 6 Kasım 2001 tarihinde ABD adli makamlarınca sorgulanan Gülen, sorulan sorulara açık ve net bir şekilde cevap verdi. Ayrıca mahkemenin dokuzuncu duruşmasında mahkeme başkanı Hüseyin Eken tarafından mahkemeye ulaştığı ifade edilen özel savunmasını da mahkeme heyetine gönderdi.
Mahkeme süreci boyunca STKB ve ÇEV yetkilileri Haşmet Atahan ve Gülseven Yaşer mahkemeye müdahil olmak isterken mahkeme heyeti bu talepleri reddetti. Diğer yandan Eyüp Kayar, Serhat Özkan, Vatikan İstanbul Temsilcisi Monsenyör George Marovitch, emniyet ve istihbarat yetkilileri Cevdet Saral, Osman Ak ve polis memurlarından Rafet Yılmaz gibi isimler tanık sıfatıyla mahkemede ifade verdi.
Dâvâ Süreci
3 Ağustos 2000: Ankara DGM Savcısı Tutuklama Talep Etti
Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı, hakkında soruşturma yürüttüğü Fethullah Gülen'in tutuklanmasını talep etti. Yaklaşık 1 yıldır Gülen hakkında yürüttüğü soruşturmanın sonuna gelen Savcı, Gülen'in tutuklanması talebiyle nöbetçi Ankara 2 No'lu DGM yedek hakimliğine başvurdu.
7 Ağustos 2000: Mahkeme Tutuklama İsteğini Reddetti
Ankara DGM Savcısı, Fethullah Gülen hakkında tutuklama talebiyle Ankara 2 No'lu DGM Yedek Hakimliği'ne başvurdu. Ancak, mahkeme "suç vasfının oluşmadığı" gerekçesiyle bu talebi reddetti.
11 Ağustos 2000: Yeniden Tutuklama Kararı Verildi
Ankara 2 no'lu DGM, Gülen hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkardı. Ankara 2 no'lu DGM, savcının yaptığı itirazı görüştü. Yüksel'in talebini yerinde bulan Hakim Hüseyin Eken başkanlığındaki mahkeme, Gülen hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi.
28 Ağustos 2000: İstanbul DGM Tutuklama Kararını Kaldırdı
Ankara DGM Cumhuriyet savcısının, hakkında soruşturma yürüttüğü Gülen'in gıyabi tutukluluk kararı kaldırıldı. Şerafettin İste başkanlığındaki İstanbul 2 No'lu DGM heyeti, Gülen'in avukatlarının itirazı üzerine, 23 Ağustos'ta gönderilen ve 12 klasörden oluşan dosyanın incelenmesini tamamladı. Heyet, talep doğrultusunda Gülen hakkındaki gıyabi tutuklama kararını kaldırdı.
31 Ağustos 2000: DGM Savcısı Dâvâ Açtı
Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul DGM tarafından gıyabi tutukluluk kararı kaldırılan Fethullah Gülen hakkında Dâvâ açtı. Başsavcılık, Gülen için 'laik devlet yapısını değiştirerek yerine dini kurallara dayalı bir devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup bu amaç doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu' gerekçesiyle Terörle Mücadele Kanunu'nun 7. maddesine göre, 5 yıldan 10 yıla kadar ağır hapis cezası istedi.
Duruşmalar
16 Ekim 2000: Dâvânın İlki Ankara DGM'de Başladı
"Laik devlet yapısını değiştirerek yerine dini kurallara dayalı bir devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup, bu amaç doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu" gerekçesiyle hakkında 10 yıla kadar ağır hapis cezası talebiyle hakkında Dâvâ açılan Fethullah Gülen`in muhakemesine başlandı.
Duruşma başında, Haşmet Atahan ile Türkan Saylan'ın avukatı Halil Savinç, Gülseren Yaşer, Mehmet Emin Değer adına avukatı Veli Devecioğlu müdahillik dilekçesi verdi. Sivil toplum örgütlerini temsil ettiklerini belirten Gülseren Yaşer'la birlikte Arife Kayar'ın avukatı da müvekkili adına müdahillik talebinde bulundu. Gülen'in avukatları Abdulkadir Aksoy ile Orhan Erdemli verdikleri dilekçede, Gülen'in tedavi için Amerika'ya gittiğini belirttiler ve halen kaldığı adresi mahkemeye ilettiler. Avukatlar ayrıca Gülen'in ifadesinin istinabe yoluyla alınmasını da talep ettiler. Mahkeme heyeti, kendini sivil toplum kuruluşları olarak tanıtan kişilerin müdahillik taleplerini oybirliği ile reddetti. Duruşma 4 Aralık tarihine ertelendi.
4 Aralık 2000: İkinci Duruşması Yapıldı
Fethullah Gülen hakkında 'laik devlet düzenini yıkmak için örgüt kurmak' iddiasıyla 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan Dâvâya devam edildi.
Savcı Yüksel'in açıklamalarına itiraz eden Gülen'in avukatı Abdülkadir Aksoy, "İlk duruşma ile şimdiki duruşma arasında değişen bir şey yok. Bizim verdiğimiz adres Dışişleri Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı'nın verdiği adresle aynı. Sayın savcının adres değişikliği ile ilgili iddiası herhangi bir belgeye dayanmamaktadır. Bizim dosyaya sunduğumuz rapor bir kalp hastanesinden alınmıştır. Geçen celsede istinabe yoluyla ifadesinin alınmasına karar verilmişti. O celseden bu yana değişen bir şey yok. Değişen sadece mahkemenin savcısı." açıklamasını yaptı.
Gıyabi tutukluluk talebini oybirliği ile reddeden mahkeme heyeti, Mustafa Akkaşlı'nın müdahillik talebinin reddine, diğer tanıkların ifadelerinin alınmasına, Gülen'in yurtdışına çıkışına gerekçe olarak neyi gösterdiğinin, vizeyi uzatma gerekçelerinin Dışişleri Bakanlığı'na sorulmasına, özlük durumu ile ilgili olarak Diyanet ve SSK'ya yazı yazılmasına, İzmir Sıkıyönetim Mahkemesi'nce verilen mahkeme kaydının istenmesine karar verdi. Duruşma 29 Ocak 2001 tarihine ertelendi
29 Ocak 2001: Üçüncü Duruşması Yapıldı
Fethullah Gülen hakkında 10 yıla kadar ağır hapis cezasına çarptırılması talebiyle açılan Dâvâya devam edildi.
Gülen'in avukatı Abdulkadir Aksoy, Kayar'ın 1997'de savcılığa yaptığı bir şikayeti 'komşu kavgası' olarak değerlendirdi. Kayar, "Gülseven Yaşer'le tanışıyor musunuz?" şeklindeki soruya da "Evet tanışıyorum. Kendisi ÇEV'in başkanıdır." dedi. Bunun üzerine söz alan Gülen'in avukatı Aksoy, "Efendim, bütün tanıklar belli bir yerden yönlendirilmektedir." diye açıklama yaptı. Duruşmada Gülen'in avkutları Abdulkadir Aksoy ile Orhan Erdemli, istinabe evrakında maddi hataların bulunduğunu, yargılamanın uzamaması için uluslararası arenada Türk yargı sisteminin itibar kaybetmemesi için istinabe evrakındaki bu hataların düzeltilmesini talep etti. Mahkeme bu talebi reddetti. Gülen'in avukatları ayrıca daha önce alınan takipsizlik kararları ve diğer mahkeme kararlarını da mahkeme heyetine sundu. Mahkeme heyeti, Kayar'ın müdahilliğinin kabulüne, Gülen'in sicil dosyası için Diyanet İşleri Başkanlığı'na yazı yazılmasına ve Dâvânın 28 Mart 2001 tarihine ertelenmesine karar verdi.
28 Mart 2001: Dördüncü Duruşması Yapıldı
Fethullah Gülen Dâvâsında tanık olarak dinlenen Serhat Özkan'ın ÇEV'den 500 milyon lira aldığı belirlendi. Duruşmada, Gülen'e gıyabi tutuklama talebi reddedildi.
Gülen'in avukatı Orhan Erdemli söz alarak, tanık Serhat Özkan'ın, Hocanın Okulları isimli kitaptan dolayı maddi menfaat sağladığını, ayrıca bu kişilerin yazdığı kitaptan dolayı manevi tazminata mahkum edildiğini hatırlatarak, "Bu ifadeler tamamen hayal mahsulüdür ve Gülseven Yaşer ile STKB'cilerin organizasyonuyla bu ifadeler verilmiştir. Serhat Özkan'a yazdığı kitap ve açıklamalar nedeniyle üç adet çek verilmiştir. Verilen çeklerin örnekleri dosyada mevcuttur. Ayrıca bu kişiler Fatih 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce manevi tazminat cezasına da çarptırılmışlardır. Bu kitabı yazanlar müvekkilime tazminat ödemeye mahkum edilmiştir." şeklinde açıklama yaptı ve bununla ilgili belgeleri mahkeme heyetine sundu.
Özkan'a 1998 tarihli olan çekleri veren kişinin Gazanfer Uğural olduğu görüldü. Çeklerin toplam bedelinin ise 1998 itibariyle 500 milyon civarında olduğu öğrenildi. Mahkeme heyeti, Gülen'in Papa ile görüşmesinde hazır bulunan Vatikan İstanbul Temsilcisi Monsenyör George Marovitch'in tanık sıfatıyla dinlenmesini kararlaştırdı. Gıyabi tutukluluk talebini reddeden mahkeme heyeti, duruşmayı 21 Mayıs 2001'e erteledi.
21 Mayıs 2001: Beşinci Duruşması Yapıldı
Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülen Gülen Dâvâsının beşinci duruşması 21 Mayıs Pazartesi günü yapıldı.
Mahkeme heyetine bir dilekçe sunan Gülseven Yaşer, tanık olarak dinlenmesini istedi. Müdahil vekili Hüseyin Buzoğlu da bir dilekçe vererek Zübeyir Kındıra ve 'telekulak skandalı'nın failleri Ankara eski Emniyet Müdürü Cevdet Saral ve Müdür Yardımcısı Osman Ak'ın tanık olarak dinlenmesini istedi.
Mahkeme heyeti, duruşmayı 16 Temmuz tarihine erteledi. Ayrıca Serhat Özkan'ın müdahil olarak kabulüne, Cevdet Saral ile Osman Ak'ın tanık olarak dinlenmesine, Zübeyir Kındıra'nın kitabının okunduktan sonra tanıklık durumunun değerlendirilmesine, Gülseven Yaşer'in tanıklık talebinin reddine oybirliği ile karar verdi.
16 Temmuz 2001: Altıncı Duruşması Yapıldı
Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülen Gülen Dâvâsının altıncı duruşması 16 Temmuz Pazartesi günü yapıldı. Mahkeme başkanı Hüseyin Eken'in izinli olması nedeniyle heyete üye Yunus Karabıyıkoğlu başkanlık etti.
Duruşma başlangıcında Türkiye Katolik Cemaatleri Ruhani Reisler Kurulu Genel Sekreteri Georgi Marowitch'in tanık olarak ifadesinin geldiği görüldü ve ifadesi okunarak kayıtlara geçildi.
Gülen'in avukatı Abdülkadir Aksoy, ABD yetkili makamlarından talimat yazısının geldiğini öğrendiklerini, İngilizce olan yazıyı kendi imkanları ile bulduklarını ve Türkçe'ye tercüme ettirdiklerini söyledi.
Duruşmada kendisine söz verilen Savcı Nuh Mete Yüksel, mahkemeye yeni bir dosya ibraz etti. Yüksel ayrıca ABD'ye yazılan talimat cevabının beklenmesine, Cevdet Saral ve Osman Ak'ın tanık olarak dinlenilmelerinden vazgeçilmesine ve Gülen'in gıyaben tutuklanmasına karar verilmesini istedi.
Gülen'in ifadesinin alınması için yazılan talimat yazısının gelmemesi nedeniyle, Savcı Yüksel'in gıyabi tutuklama talebinin "şimdilik" reddine ve dosyadaki diğer eksikliklerin giderilmesine karar verildiğini bildiren Karabıyıkoğlu, duruşmayı 17 Eylül tarihine erteledi.
17 Eylül 2001: Yedinci Duruşması Yapıldı
Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülen Fethullah Gülen Dâvâsının yedinci duruşması 17 Eylül Pazartesi günü yapıldı. Tanık olarak ifade veren Ankara Emniyet eski Müdürü Cevdet Saral, "Gülen'in Emniyet içinde örgütlenmiş olduğu konusunda kesin bir şey söyleyemem." dedi.
Duruşmanın başında tanık olarak ifadesine başvurulan Saral, Fethullah Gülen'in emniyet teşkilatı içinde kadrolaştığı iddiaları üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü'nün kendilerinden inceleme yapılmasını istediğini ve kendisinin istihbarat şubesinden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Osman Ak'ı bu soruşturmayla görevlendirdiğini söyledi.
DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel, Osman Ak'ın dinlenmesi için celbini, Rafet Yılmaz ve Metin Sarıaslan'ın talimatla ifadesinin alınmasını istedi. Ayrıca ABD'de bulunan Gülen'in gıyaben tutuklanmasına karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti gıyabi tutukluluk talebini reddederken, Osman Ak'ın tanık olarak çağrılmasına karar verip duruşmayı 12 Kasım 2001 tarihine erteledi.
Mahkeme çıkışında basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Cevdet Saral, Fethullah Gülen hakkında hazırladıkları raporla ilgili olarak mahkemeye bilgi verdiğini, gelecek duruşmada Osman Ak'ın mahkemeye gelerek daha ayrıntılı bilgiler aktaracağını söyledi.
06 Kasım 2001: Devam Etmekte Olan Mahkeme İçin ABD Yargı Makamlarına İfade Verdi
Türkiye ile ABD arasındaki 'iade ve karşılıklı yardım anlaşması' uyarınca Amerikalı savcı 6 Kasım 2001 Salı günü Fethullah Gülen'in ifadesini aldı.
12 Kasım 2001: Sekizinci Duruşması Yapıldı
Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülen Gülen Dâvâsının sekizinci duruşması 12 Kasım Pazartesi günü yapıldı.
Ankara DGM'de devam eden Gülen Dâvâsında tanık olarak ifade veren Rafet Yılmaz, "Fethullah Gülen Örgütü diye bir örgütün mevcut olduğunu bilmiyorum ve buna inanmıyorum." dedi.
Duruşmada uzun bir konuşma yapan Osman Ak, "Daha önce hazırlanan istihbarat raporlarında Fethullah Gülen'in ılımlı ve mütedeyyin olduğu belirtiliyordu; ancak yaptığımız çalışma sonucunda tam tersi bir kanaate sahip olduk." dedi. Ak'ın iddialarının husumete dayandığını söyleyen Gülen'in avukatı Abdülkadir Aksoy, bu durumun müfettiş raporlarıyla belgelendiğini söyledi. Avukat Aksoy, "Osman Ak'ın husumet ve kini duruşmadaki konuşma ve tavırlarından da rahatça anlaşılmaktadır." diye konuştu. Ak, Fethullah Gülen ile ilgili suçlamalarını Doğu Perinçek'in gazetesi Aydınlık'ta yer alan yazılara bağlarken, Aydınlık gazetesi 11 Kasım 2001 tarihli son sayısında Osman Ak'ı 'darbecilerin polisteki ayağı' olarak suçladı. Ak, Meclis'in Af Kanunu'nu Gülen'i kapsama alacak şekilde çıkardığını da iddia etti. Avukatlar ise müvekkillerinin af kapsamında olmadığını belirterek, Ak'ın verdiği bilgilerdeki çelişkilere dikkat çektiler.
Mahkeme heyeti, Fethullah Gülen ve örgütlenmesi hakkında Osman Ak'la birlikte rapor hazırlayan 9 emniyet yetkilisinin tanık olarak dinlenmesine, Gülen hakkındaki gıyabi tutuklama isteminin reddine karar vererek, duruşmayı 26 Aralık tarihine erteledi.
26 Aralık 2001: Dokuzuncu Duruşması Yapıldı
Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülen Fethullah Gülen Dâvâsının dokuzuncu duruşması 26 Aralık Çarşamba günü yapıldı.
Mahkeme Başkanı Hüseyin Eken, ABD'de bulunan Gülen'in iki savunmasının İngilizce ve Türkçe metinler halinde yazılı olarak mahkemeye ulaştığını, Gülen'in 56 sayfalık Türkçe savunmasında hakkındaki iddiaları kabul etmediğini, laik devlet yapısına karşı olmadığını ifade ettiğini bildirdi.
Gülen'in avukatları bir dilekçeyle Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz'ın 30 Kasım 2001 tarihinde Sabah gazetesinde cihadla ilgili görüşlerinin yer aldığı bir kupür sundu. Dilekçede, Diyanet İşleri Başkanı Yılmaz'ın cihadın savaş olmadığı yönündeki görüşlerine yer verilirken Fethullah Gülen'in de Yılmaz'la aynı görüşleri savunduğu ve bu yöndeki görüşlerini şimdiye kadar birçok yerde yazdığı yer aldı.
İfadelerine başvurulan ve halen çeşitli emniyet birimlerinde komiser ve başkomiser olarak görevlerini sürdüren tanıklar Sedat Öztürk, Ayhan Öztürk, Aydın Batu ve Zeki Güven, 1999 yılı Nisan ayında Ankara Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Dairesi'nde çalıştıklarını ve Emniyet'te "Fethullahçı" kadrolaşma iddiaları ile ilgili raporun hazırlanması sırasında görev aldıklarını belirttiler. Duruşmada ilk olarak dinlenen Sedat Öztürk, 5 Nisan 1999 tarihinde Emniyet Müdür eski Yardımcısı Osman Ak'ın şifahi (sözlü) emri ile irticai örgütlenmelere bakan C bürosunda Lütfullah Uğur Pekcan önderliğinde Fethullahçı kadrolaşma konusunda isim tespit etme çalışmalarına başladıklarını söyledi. Kendilerinden polis akademisinde okudukları yıllarda namaz kılan, oruç tutan, tarikat ve cemaatlerle bağlantılı olan kişilerin isimlerinin çıkarılmasının istendiğini anlatan Sedat Öztürk, şunları kaydetti: "Biz isim çalışmalarına başladık, henüz isim tespiti yapmadan bunların nasıl belirleneceğini tartışırken amirlerimiz Ersan Dalmaz ve Zafer Aktaş bize birtakım isimler göndermeye başladı. Gönderilen 82 kişilik isim listesi direkt Fethullahçı olarak bilgisayara işlendi. Biz büroda görevli heyet olarak araştırılmadan bu isimlerin Fethullahçı olarak yazılmasının doğru olmadığı, tahkikat yapılması gerektiği sonucuna vardık. Ve bu talebimizi yöneticilerimize ilettik. Ancak bize verilen görevi yerine getirmemiz gerektiği, aksi takdirde işi yavaşlatarak Fethullah Gülen örgütüne destek olmaktan hakkımızda soruşturma açılacağı uyarısı yapıldı. Ancak gerekli tahkikatların yapılması konusunda ısrar edince disiplin cezası verildi."
Diğer tanık Ayhan Öztürk de, konuyla ilgili incelemelerin hukuki delillere ve istihbarat tekniklerine uygun olarak hazırlanmasını talep ederek araştırmanın metoduna karşı itirazda bulunduklarını; ancak yöneticilerin emirlerin yerine getirilmesi yönünde ısrar etmeleri ve yazılı uyarı verilmesi sebebiyle kendini psikolojik baskı altında hissettiğini ifade etti.
Mahkeme heyeti tanıkları dinledikten sonra diğer tanıkların da dinlenmesine, savcının tutuklama talebinin reddedilmesine karar vererek duruşmayı 11 Mart 2002 tarihine erteledi.
- tarihinde hazırlandı.