Tepkinin Müslümancası

Tepkinin Müslümancası

Bir kitap, bir yarışma, bir heyacan... Peygamber Efendimiz'in zamanı ve mekânı aşan mesajlarını daha iyi anlamak adına Hindistan'da ilginç bir kampanya düzenlendi. 80 bin Hintli Müslüman, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin 'Sonsuz Nur' kitabını okudu ve bu kitaptan sınava girdi. Peki, neydi işin aslı?

Geçen yılın sonbahar aylarında İslam'a ve Peygamber Efendimiz'e hakaret eden film bütün dünyada şiddetli protestolara sebep olmuştu. ABD'de yaşayan İsrail doğumlu Sam Bacile tarafından çekilen kısa filmle ilgili olarak Libya, Mısır, Yemen ve Tunus'ta kanlı olaylar yaşanmıştı.

Şiddete ilk tepki gösterenlerden biri Fethullah Gülen oldu. Gülen, Financial Times'a yazdığı makalesinde özetle İslam'ın şiddetin hiçbir şeklini tasvip etmeyeceğini ve bir Müslüman'ın Müslüman'a yakışır şekilde şiddete başvurmadan protestosunu yapması gerektiğini Efendimiz'in hayatından örneklerle anlatmıştı. Gülen'in bu makalesi Hintli Müslümanlar arasında da büyük kabul gördü. Ve 200 milyona yakın Müslüman'ın kanaat önderi niteliğindeki 8 âlim bir araya gelerek Hocaefendi'den alınan ilhamla 'Müslümanca bir tepki nasıl olur?'un üzerinde kafa yordu.

İslam'a ve Hz. Muhammed'e hakaret ettiği için ağır eleştiriler alan filme Hindistanlı Müslümanlardan ilginç bir tepki geldi. Peygamberimiz'in hayatını öğrenme ve onu daha iyi anlama adına kitap okuma yarışması düzenlendi. İlgi muazzamdı.

MESCO (Darul Uloom Deoband Vakıf, Darul Uloom Nedvetül Ulema, Darul Uloom Seva us Sebil, İmam Veliyullah Enstitüsü, Camia Nuriye gibi bünyesinde yüz bini aşkın medrese bulunduran üniversite ve vakıf), Hamdard Üniversitesi ve Aligarh Müslim Üniversitesi bir ilke imza attı. Peygamber Efendimiz'in (sav) örnek hayatını bir yarışma ile gençlere öğretme kararı aldılar. Müslümanların bu pozitif hareketinden haberdar olan birçok Hindu, Hıristiyan, Sih ve Budist lider de bu projeyi destekleyerek alkışladı. Heyet, gençliğe Efendimiz'i sevdirecek, tanıtacak ve okurken onları yormayacak bir siyer kitabı seçmek için harekete geçti. Piyasadaki birçok kitap incelendi ve âlimler Fethullah Gülen'in Sonsuz Nur eserinin İngilizce, Urduca ve Hintçe çevirilerinde karar kıldı.

Sınavın fikir babalarından ve organize heyetinin genel sekreteri Doktor Fakruddin bir tıp doktoru. Kısa adı MESCO olan Müslüman Eğitim Sosyal ve Kültür Organizasyonu'nun genel sekreteri. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Financial Times'taki makalesi kendisini çok etkilemiş. Sonsuz Nur isimli eserin İngilizcesini kısa zamanda okuyup heyetine de okutmuş. Çok beğenilen kitabın zaten var olan Urduca çevirisine bir de Hintçe çeviri eklenmiş. Herkesin aklında acaba kaç kişi sınava katılır düşüncesi varmış.

MESCO daha önce benzer organizasyonlar yaptığı için 3–4 aylık bir hazırlık sürecinden sonra 10 ila 20 bin arası kitap satılacağını düşünmüş ama ilgi onları hayli şaşırtmış. Dalga dalga yayılan Peygamber sevgisi 2 ay içinde 110 bin kitabın satılmasına vesile olmuş. Eleme sınavına katılanların sayısı 80 binin üzerine çıkmış. Sınavlar iki kategori hâlinde yapılmış. Liseler düzeyinde Keşmir'den Muhammed Salih Khan ve üniversite ve halk seviyesinin yarıştığı ikinci kategoride ise Kalküta'dan Ragıb İkbal birinci gelmişler.

Fethullah Gülen'in 'Sonsuz Nur' isimli kitabı Hintçe'ye çevrildi. 10 ila 20 bin basılması düşünülen kitap iki ayda 110 bin sattı. Eleme sınavına katılanların sayısı 80 binin üzerindeydi.

2012 Kasım ayında başlayan bu süreç bu yılın ocak ayındaki elemeler ve şubat ayındaki final ile son buldu. Mart ayının ortalarında da muhteşem bir ödül töreni ile taçlandırıldı. Ödül törenine Hindistan Azınlıklar Bakanı K. Rahman Khan, Türkiye Büyükelçisi Burak Akçapar'ın yanı sıra, organizasyon heyetindeki bütün kanaat önderleri, Hindu, Sih, Hıristiyan, Budist, Mecusi dinlerinin temsilcileri de katıldı. "İslam Peygamberi'nin (sav) getirdiği mesaj Hak'tır" paydasında birleşilerek diyalog havası içinde geçen ödül töreninde belki de ilk defa bu kadar çok kanaat önderi ve Hintli İslam âlimi bir araya geldi.

"Hepimiz bir Allah'ın kullarıyız"

Hindistan'ın önde gelen insan hakları savunucusu ve sosyal aktivistlerinden Arya Samaj Hareketi lideri Swami Agnivesh menfur film hadisesinden sonra insan hakları savunucuları olarak hem filmi hem de sonrasında çıkan şiddet olaylarını kınadıklarını söyledi. Agnivesh, bu konuda en aydın fikrin Fethullah Gülen Hocaefendi'den geldiğini belirtti. Hindistan'nın sevilen yüzü Agnivesh, Fethullah Gülen'in provokasyona karşı bir Müslüman'ın sükunetle ve akıllıca karşılık vermesini, daha da önemlisi bir Müslüman'a yakışır şekilde cevap vermesi gerektiğini öğütlediğininin altını çizdi.

Aynı zamanda dinî bir lider olan Hindu Arya Samaj Hareketi lideri Swami Agnviesh, ödül töreninde herkesi duygulandıran bir konuşma yaptı. Sözlerine besmele ile başalyan Agnivesh, "Kimimiz ona Tanrı, kimimiz Ram, kimimiz Hüda gibi değişik işimler versek de biz bir tek Allah'ın kullarıyız. Hz. Muhammed (sav) de O'nun kulu ve Resulüdür" sözleri ile ayakta alkışlandı. Hz. Muhammed'in bir mesajcı olduğunun altını çizen Agnivesh, Hz. Peygamber'in Allah'ın mesajını insanlara ilettiğini dile getirdi. Agnivesh, 'Sonsuz Nur Yarışması' organize heyetini tebrik ederek ödülleri dağıttı.

Hindistan'daki Katolik Hıristiyanların lideri Father Thomas Kunnunkal da programa katılan isimler arasındaydı. Kunnunkal, kitap okuma yarışmasının çok pozitif bir tepki olduğunu dile getirdi. Hindistan'daki bu aktiviteyi Vatikan'a övgü ile aktardığını dile getiren Kunnunkal, böyle güzel bir girişimin tam anlamıyla 'aydın insan'a yakıştığını söyledi.

Hindistan'daki bir diğer din olan Sihiz-m'in en kutsal tapınağı "Altın Tapınak" temsilcisi Sih lider Giyani Gurbachan Singh de program hakkındaki görüşlerini paylaştı. Hiçbir dinin özünde şiddet ve kötülük içermediğini belirten Singh, insanların yaptığı hataların dinlere mal edilmemesi gerektiğini söyledi. Singh," Bu bağlamda Hintli Müslümanların işin özünü gösterecek şekilde Hazreti Peygamber'in (sav) hayatını genç nesle öğretme gayreti ve böyle büyük bir organizasyona imza atması takdire şayandır" dedi.

Yakın zamanda Türkiye'yi ziyaret etme imkânı bulduğuna değinen Gurbachan Singh, buradaki eğitim çalışmalarını, diyalog faaliyetlerini ve sosyal yardımlaşmaları gördükten sonra bu işlere ilham olan Fethullah Gülen için "Hocaefendiyi saygıyla selamlıyorum" demek istediğini söyledi. Gülen'in dil, din, ırk, mezhep gözetmeksizin herkese ulaşma çabasının ve milyonlara ilham vermesinin kendisinin iç derinliğine işaret ettiğini söyleyen Singh, İslam'ın gerçek yüzünün de bu olduğunu sözlerine ekledi.

Törende Fethullah Gülen'in gönderdiği mesajda ise özetle şu cümleler yer alıyordu: "Hindistan gibi büyük bir ülkenin şerefli insanlarının, âlimlerinin, bilgelerinin yapmış olduğu bu takdire şayan girişimi bütün kalbimle tebrik ediyorum. Bu büyük bilge insanlar topluluğu Hindistan gibi bereketli topraklarda her zaman gökyüzünde yıldızlar gibi olmuşlardır. Bugüne kadar hiçbir bilim dalı olmamıştır ki Hindistan'dan bir âlim ya da bilge bu alanda yıldızlaşmış olmasın. Böyle güzel girişimlerle insanlığın iftihar tablosu Efendiler Efendisi'nin (sav) adını duyurma adına yaptığımız iş belki okyanusta bir damla, güneş ışıklarından bir huzmedir. Ancak O'nun izinde yapılan her çaba takdire şayandır."

Sufyan Kasımi (Darul Ulom Deoban Vakıf Üniversitesi Rektör Yardımcısı): Peygamber Efendimiz'in hayatını anlatan birçok kitabı heyet hâlinde inceledik. Gülen'in Sonsuz Nur'u seçildi. Hocaefendi'nin çağın Müslümanlarının başına illet olmuş dertlerine çare olarak ısrarla 'eğitim' demesini basiret olarak görüyorum.

Nikhilenanda Saraswati (Hindu Chinmaya Hareketi lideri): Bir vesile ile Türkiye'ye gittiğimde kendi gözlerimle gördüm. Fethullah Gülen'den ilham alınarak açılan eğitim yuvaları aynı zamanda birer barış adacığıdır. Buralarda görüştüğüm ufku geniş, aydın, parlak gençler, barış ve huzur içindeki geleceğin mimarlarıdır.

Swami Agnivesh (Hindu Arya Samaj Hareketi lideri): Fethullah Gülen'in verdiği mesaj bugün dünyanın her yerinde kabul görüyor. Şiddetin her türlüsünün yanlış olduğunu düşünüyoruz. Bu yarışma da Allah'ın peygamberi Muhammed'in (sav) dünyaya yaymak istediği sevgi ve barış mesajında birleşebileceğimizin bir göstergesidir.

Father Thomas Kunnunkal (Hindistan'daki Katolik Hıristiyanların lideri): Fethullah Gülen'in kalbe dokunan sohbetlerinden, vaazlarından ilham alan milyonlar bugün dünya barışı için çaba harcamakta. Gülen çevresindeki bütün insanları, insanlığın ihyasına, eğitimine, huzur ve refah içinde yaşamasına yönlendirmektedir.

Hamidullah Lone (Darul Uloom Seva us Sebil Ünirvesitesi Rektörü): Kısa bir süre önce Türkiye'yi ziyaret etme fırsatım oldu. Orada bir üniversiteyi gezerken, o kadar duygulandım ki, bir kenara çekilip uzun süre sevinç gözyaşları döktüm. Böyle güzel insanların yaptığı güzel hizmetlerden dolayı Allah'a şükürler ettim.

Seccad Numani (Shibli Numani Hazretleri'nin torunlarından): Ben de Hocaefendi'nin milyonlarca seveninden biriyim. Keşke ben de Türkçe bilseydim diye hayıflanıyorum. Böylece Fethullah Gülen'in gözyaşları içinde verdiği vaazları doğrudan anlayabilirdim. Bence Türkler neye sahip olduklarının farkında bile değilller.

Tepkinin Müslümancası

"Dur oğlum! Ben geç kaldım"

Kalküta'da bir gözetmen sınav öncesi merdivenlerde ihtiyar bir amca görüyor. Kan ter içinde. Belli ki uzak yoldan gelmiş. Bir şeyler aranıyor. 'Herhâlde bir yakınını sınava getirdi' diye düşünen görevli yardım etmek için yanına yaklaşıyor. 72 yaşındaki Hüseyin Amca elindeki sınav giriş belgesini göstererek, "Ben nereye gideceğim?" deyiveriyor. "Oğlum, geç mi kaldım?" diye sorarken sadece sınavı değil, belli ki bir ömür Peygamber'i tanımaya geç kalmış nefsine de sesleniyor. Sonuç mu? Hüseyin Amca elemeleri geçip finale katılmaya hak kazanıyor.

Hastalık bile engel olamadı

Peygamber sevgisi engel dinlemiyor. Genci yaşlısı azmetmiş, seferber olmuş, Sonsuz Nur sınavına hazırlanıyor. Tevhide Aktar teyze ile Gülam Muhittin amca da bunlardan. Şanssızlık bu ki; sınav günü gelip çattığında ikisi de sağlık sorunları yüzünden hastaneye kaldırılıyor. İki gönül insanı dertli dertli düşünürken sınav organizatörleri bu güzel insanların emeklerini zayi etmiyor. Bir görevli hastaneye kadar sınav kâğıdını getiriyor ve bu iki gönül insanı sınava hasta yataklarında giriyor.

Görmeyen gözlerle peygamber aşkı

Üm-mi Hâlâ sınava Haydarabat şehrinde girmiş bir 8. sınıf öğrencisi. Gözlerinden biri çok az görüyor, diğeri ise hiç görmüyor. Sonsuz Nur'u ve sınavı duyunca kitabı çevresindekilere okutuyor, okutacak kimse bulamayınca da kendi çabalarıyla okumaya çalışıyor. Bütün zorlukları bir bir aşıp sınava giriyor. Fakat onunla birlikte gelip soruları okuyacak kimse bulunamıyor. Bundan da yılmıyor. Azıcık ışık alan gözü ile Efendiler Efendisi'nin ışığına sarılıyor ve sınav kâğıdını gözlerine dayayıp âdeta içindeki ışığı kâğıda aktarıyor.

Artık hiç yalan söylemiyorum

Sukmani Ashok, ailesi Hindu bir kız öğrenci. Şimdi lise 3'te. 8. sınıfa kadar Türk okulunda okuduğu için çok güzel Türkçe konuşuyor. Sınava kardeşi ile birlikte hazırlanmış. Hayatında birçok şeyin değiştiğini söylüyor. Hazreti Muhammed'in Emin ismini nasıl aldığını okuyan Sukmani, o günden sonra hiç yalan söyleyemediğini anlatıyor heyecanla. Okuldaki arkadaşlarına da Sonsuz Nur'u tavsiye ettiğini söyleyen Sukmani, Müslüman olmayan birçok arkadaşının da kitaptan edinip okuduğunu sözlerine ekliyor. (Osman Ünalan)

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.