Zaman'da müstear isimlerle yazdım
Yazı hayatı 60 yıla yaklaşan Rasim Özdenören, günümüz edebiyatının en büyük ustalarından biri. Dergilerde yayımladığı hikâye ve gazete yazılarıyla düşünce hayatına katkısını sürdürüyor. Özdenören, yıllar önce Zaman gazetesi için yazma sürecini şöyle anlattı.
"1991'in sonlarından 1994'ün sonlarına kadar Zaman'da politik ve siyasi yazılar yazdım. Teklif Zaman'dan geldi. Naci Tosun ve İlhan İşbilen yazmamı istediler. Daha önce Yeni Devir Gazetesi'nde yazıyordum. 1983'te bizi Yeni Devir'den ayırdılar. Zaman'da yazmamız istenince dedim ki, şu anda çok rahatım, kitaplarımızla falan meşgulüz. Kabul etmedik. İkinci defa, üçüncü defa aradılar. En son dediler ki, "Hocaefendi'nin selamı var, sizin yazmanızı istiyor." Dedim ki: "Öyle birinden selam getiriyorsun ki, bizim iki elimiz kanda olsa o selamı yerde bırakmamız mümkün değil."
Ben, daha önce DPT'deki memuriyetime bir süre ara vermiştim. Geri döndüğümde 1980 yılıydı ve Yeni Devir'de yazmaya devam ediyordum. Dediler ki: "Biz bazı elemanların işlerine yazı yazdıkları için son verdik. Ama sen yazmaya devam ediyorsun. Şimdi derler ki, bir taraftan yazı yazan elemanların işine son veriyorsunuz, bir taraftan yazı yazmaya devam eden bir elemanı geri işe alıyorsunuz. Kendimizle çelişkiye düşmüş oluruz." Ben de dedim ki: "O zaman müstear isimle yazmaya devam ederim gazetede." İlhan ve Naci Bey'in tekliflerini kabul edince bu durumu kendilerine söyledim. "Bu günün şartlarında yazmam ancak müstear isimle mümkün olur. Bunu Hocam'a da arz edin, eğer bizim konuşmamız, görüşmemiz mümkün olacaksa, Hocam'a da arz edeyim." dedim. Neticede Hocam da olur demiş. O şartlarda "Gaffar Taşkın" imzasıyla haftada bir kez yazı yazdık. Gaffar Taşkın dışında Mahmut Çukurova, Celil Kahvecioğlu, Halim Selim imzalarını da kullandık. Ama en uzun kullandığımız Gaffar Taşkın imzası oldu."
- tarihinde hazırlandı.