Avrasya Kucaklaşması İçin Bişkek Buluşması

1998 yılında 20'ye yakın Avrasya ülkesinden gazeteci ve yazarların bir araya gelmesiyle yapılan toplantıda sade bir fikir olarak ortaya atılan ve bu fikre sahip çıkılmasıyla daha sonra tam bir uluslararası entelektüel sürece dönüşen Diyalog Avrasya'nın son toplantısı dün Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te başladı.

Bizler de sloganı "Diyalog (evet)le başlar" olan, kısaltması ise Rusça'da "evet" anlamına gelen "Diyalog Avrasya (DA)"nın davetlisi olarak Bişkek'te bulunuyoruz.

Bişkek'e bu ilk gelişim. Kırgızlar'ın haklı gurur kaynağı olan dünya çapındaki yazarı Cengiz Aytmatov'un eserlerindeki Orta Asya ve step betimlemelerinden olsa gerek, Kırgızistan'ı ve Bişkek'i hep bir bozkır olarak hayal etmiştim.

Oysa bulduğum Bişkek oldukça yeşil. Geniş caddeleri ve işlek sayılabilecek trafiğiyle Bişkek, ortalama bir bölge başkenti görüntüsünde.

Sovyet döneminden kalma Isık Göl otelinin dökülmüşlüğünü görmesek, hatta yaşamasak, caddelerdeki modern otomobillerin çokluğundan hafızamıza bambaşka, modern bir Bişkek görüntüsünün işlemesi işten bile değil.

Burası 4,5-5 milyon nüfuslu küçük bir ülke. Bu ülke son zamanlarda dünya gündemine, geçen yıl meydana gelen halk ihtilaliyle ve daha öncesinde de Afganistan operasyonları sırasında ABD'ye verdiği askeri üsle geldi.

Finansal işlemler açısından kendisine Orta Asya'nın İsviçresi olma hedefini koyan, bu amaçla çeşitli bölgelerinde serbest bölgeler oluşturan Kırgızistan'ın bu hedefine ulaşıp ulaşamayacağı tartışılır. Ancak, topraklarında aynı anda hem ABD hem de Rus üssünü kendi rızasıyla barındıran tek ülke olma unvanını çoktan almış durumda.

Kırgızistan'da garip bir ekonomik işleyiş olsa gerek. Halk, önceden sandığım kadar yoksul değil. Ülke ekonomisinin temel dinamiklerini hayvancılık, tarım ve maden kaynakları oluşturuyor. Uyuşturucu trafiğinin en işlek olduğu 'altın hilal"e Kırgızistan'ın da dahil olduğu ileri sürülüyor.

Bu ülkede yaşayan Türk sayısı ise 5 bin civarında. Bu Türkler, daha çok ticaret ve eğitim için buradalar. Eğitim amacıyla bu ülkede bulunan Türkler iki kategoriye ayrılıyor. Eğitim vermek ve eğitim almak.

Eğitim vermeye gelenler 12 okul ve 2 üniversite ile Kırgız çocuklarını geleceğe hazırlıyor. Türkiye'nin desteğiyle kurulan Manas Üniversitesi ve Türk girişimcilerce açılan Alatau Atatürk Üniversitesi ise hem eğitim veren hem de üniversite eğitimi için Kırgızistan'a gelen Türkler'e meskenlik ediyor.

Görebildiğimiz kadarıyla Türkler'le Kırgızlar arasında samimi bir ilişki var.

DA'nın, Kırgızistan Kültür Bakanlığı'nın desteğiyle düzenlediği "Uluslararası Medeniyetler Diyaloğu ve Birlikte Yaşama Forumu"na Rusya dahi birçok Avrasya ülkesinden geniş bir katılım var. Akademisyenler, dini liderler, yazarlar ve şairler gibi Avrasya'nın entelektüel birikiminin önde gelen isimlerinin yer aldığı iki günlük forumun çok renkli geçeceği şimdiden belli.

Açılışın, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev ülke dışında olduğu için, yardımcısı Adahan Madumarov tarafından yapılması, açılış konuşmacıları arasında Cengiz Aytmatov, Rusya Federasyonu Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynuddin gibi isimlerin yer alması toplantının katılımcıları bakımından bir fikir verir sanırım.

Avrasya coğrafyasından gelen katılımcıların forumda ana tartışma konularını ise "Beraber yaşama tarihi tecrübeleri ve perspektifleri", "Millerlerin barış içinde beraber yaşamasında eğitimin rolü ve önemi", "Medyanın rolü ve sorumluluğu", "Dinlerin medeniyetler diyaloğuna ve birlikte yaşamasına katkısı" oluşturacak.

Gelecek neslin daha huzurlu ve barışçıl bir dünyada yaşmasını umursayan herkesin, dünya ve bölge barışı için önemli bir katkı anlamına gelen bu organizasyonu gerçekleştirenlere samimi bir şükran duygusu beslemesi gerektiğine inanıyorum.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.