BOP'un Bir Parçası Olmak

Son günlerde moda bir suçlama var: Büyük Ortadoğu Projesi'nin parçası olmak! Ezkaza Ortadoğu üzerine kafa mı yoruyorsunuz, İslam dünyası üzerine mi düşünüyorsunuz; alnınızın ortasına bu tür bir yafta yemeye hazır olmalısınız.

Bu yafta, sizi 'dış merkezler'in müttefiki' olmakla, 'işbirlikçi' olmakla suçlayacaktır. Vatan sevginizin töhmet altında kalması da işin cabası.

'Nedir bu BOP?' diye sorsanız, her kafadan bir ses çıktığını da görürsünüz. Konunun ne olduğu bile tam bilinmezken, faydası zararı tartışılmamışken bazı insanlar nasıl bu kadar keskin konuşabiliyor; anlamak mümkün değil. Bu projeyi destekleyenler belli, onların argümanları da ortada. Bu meseleye itiraz edecekler için bu kadar açık bir durum varken olay neden esrarengiz hale getirilir ve insanlar aldatılır; bunu da anlamak mümkün değil.

Bu millete gönül vermişsiniz, onun dilini, kültürünü dünyaya duyurmuşsunuz vs. bazılarının umurunda değil! Eline bir kömür parçası almış önüne geleni BOP'çu, Amerikancı vs. diye yerden yere vuruyor. Bildikleri tek şey, birbirinden alakasız parçaları müphem bir fotoğrafın sağına soluna yapıştırmak. Irak'ta yaşananları vesile bilip, ehl-i kıble demeden, ehl-i iman demeden, ehl-i Kur'an demeden insanları zan altında bırakmanın vebali olsa gerek.

Eskiden beri bazı insanların ağzı ile kulakları arasındaki mesafe, yerle gök arası kadar büyük bir uçurumu işaretler. Ancak son dönemde bu tür suçlamaların tadı iyiden iyiye kaçtı. İşin en üzücü tarafı ne biliyor musunuz? Kur'an'a bağlı olmakla iftihar eden insanların o mukaddes fermanın çok açık hükmüne rağmen gıybet yolunu tercih etmeleri ve 'kardeşleri' hakkında yalan, iftira, en hafif tabiriyle suizan yolunu tercih etmeleri.

Ortada örneği az bulunur cinsten bir dezenformasyon var. AB sürecinin getirdiği hızlı değişimden bu ülke adına endişe duyanı anlamak kolay. Bu insanlar şüphelerini giderecek makul cevaplar duymak istiyor. Bu arada boşluğu eski tüfek Maocular dolduruyor. Bu adamların ülkeye verdikleri zarar öteden beri biliniyor. Ne var ki ihanet türküleri çabuk unutulur bu ülkede. Sağ cenahta buldukları bir boşluğu sağı birbirine kırdırmak için iyi kullanıyor bu şebeke…

Demek istediğim şu: Herkes herkesi bu tür ithamlarla vurmaya çalışıyor. Milliyetçiler bile birbirini gayri milli olmakla suçlayabiliyor. Bunun sonu nereye varır bilinmez. Sağ için, sol için, dindar için, milliyetçi için, AB'ci için; evet, herkes için bu tür suçlamalar yapılabiliyor.

Geçenlerde Fethullah Gülen'e BOP sorulmuş, o da sitesinde (http://tr.fgulen.com) bu soruya cevap vermiş. Merak ettim, acaba her fırsatta Hocaefendi'yi uluslararası bir organizenin aktörü olmakla suçlayanlar bu yazıyı okuyunca utanırlar mı? Kendi ezberinden başkasına inanmayan birilerinden böyle bir davranış beklemiyorum; ancak Türkiye sevdalısı herkesin orada serd edilen düşüncelerden yararlanacağı çok açık. Uzun sohbette Gülen, öteden beri bilinen mutedil yaklaşımıyla hem Türk milleti açısından, hem de kendi durumu bakımından hadiseye yorum getiriyor.

Her dönemin moda suçlamaları oluyor; komünistlik, faşistlik, masonluk, dönmelik gibi. Aslında meselelere daha dikkatle yaklaşmak gerekiyor; çünkü mesnetsiz suçlamalar bu ülkeye çok şey kaybettirdi…

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.