Today's Zaman "Türkiye'yi Anlamanın Yolu"

Türkiye'de yazılı medya alanında çok önemli bir ilke imza atıldı. Zaman gazetesi 'Today's Zamanla' Türkiye'nin dünyaya açılan bir penceresi olma yolunda çok ciddi bir adım attı. 20. asır bütün dünyada devletlerin, kültürlerin, dillerin, dinlerin yazılı ve görsel medya yoluyla tanıtıldığı bir dönem olmuştur. 21. asrın da bütün dünyada çok büyük hadiselere tanıklık edeceği daha asrın başında belli oldu. İşte dünyayı sallayacak bütün hadiseleri dünyaya anlatacak, gösterecek medya organları olacak ve medyanın ortaya koyacağı haberler, yorumlar, yazılar, görüntüler, fotoğraflar emin olun ki dünyanın çehresini değiştirecektir.

Türkiye yıllardan beri bırakın kendini Amerika'ya Avrupa'ya ve sair ülkelere anlatmayı yanıbaşındaki komşu ülkelere bile kendini anlatamamıştır. İşin doğrusu öyle bir gayreti de olmamıştır. Son yıllarda mesela Amerika'da önemli bir kaç gazetenin Türkiye ile yaptığı haber veyahut yorumlara cılız cevaplarla sadece cevap vermiş olmak için cevap verilmiştir. Önemli olan birileri bizi anlatmadan bizim birilerine kendimizi anlatmamızdır. Zaten Türkiye'nin yıllardır aşamadığı ve bir türlü halledemediği mesele Türkiye'nin kendini dış dünyaya anlatamaması olmuştur. Bir haberle hükümetlerin yıkıldığı, bir fotoğrafla savaşların başladığı, bir görüntü ile dünyada haritaların değiştiği bir asırda medyanın gücü tartışılamaz elbette. Ancak bu güçlü medya dünyasında Türk medyası ve Türkiye nerededir, ağırlığı var mıdır işte bütün mesele budur.

'Today's Zaman' çok geniş bir katılım programıyla yayın hayatına başladı. Gazetenin tanıtım resepsiyonuna daha ilk gününden bu kadar ilgi doğrusu beni Türkiye adına ümitlendirdi. Başta Amerika olmak üzere çok büyük gazetelerin kuruluş yıldönümlerinde çok önemli şahsiyetler davetlere icabet etme lüzumu duyarlar. Bunun sebebi elbette gazete ve gazete sahiplerini çok sevdiklerinden değil medyanın gücünden korktuklarından gelirler. Ama 'Today's Zaman'ın öyle olduğunu düşünmüyorum. 'Today's Zaman' objektif haber anlayışıyla, tarafsız yorumlarıyla herkese eşit uzaklık ve yakınlıkta gücünü ilkeli ve dürüst habercilik anlayışından alan bu yayın organın önünü çok açık görüyorum.

Gerçek Türkiye'yi anlamanın yolu Türkiye'nin gerçek sesi ve soluğu olan gazete ve yazarlardan geçiyor. Türkiye'nin öteden beri kendini birilerine yani dünyaya anlatma derdi olmamıştır desek kimseye haksızlık etmiş sayılmayız. Bunu tespit etmek için elinize bir mikrofon alıp mesela New York sokaklarına dalsanız insanlara Türkiye diye bir ülke duydunuz mu diye sorsanız alacağınız cevap kesinlikle 'hayır' olacaktır. Peki Türkiye diye bir ülke var deseniz ve sonra ardından yerini sorsanız, alacağınız cevap Afrika'da bir ülke olacaktır. 'Today's Zaman' hiçbir şey yapmasa Türkiye'deki konsolosluklara gerçek Türkiye'yi anlatsa, Türkiye'ye gelen turistlere Türkiye'yi seviyeli bir gazetecilikle anlatsa yeter.

Türkiye'yi anlatmanın yolu çoktur elbette. Ama baktığınızda Türkiye'mizi dünyaya anlatan kimler var. Büyükelçiliklerimiz mi? Kültür ateşelerimiz mi? Eğitim ateşelerimiz mi? basın camiamız mı? Kim kim anlatıyor veya anlatacak? Keşke güzel Türkiye'mizi bütün dünyaya tanıtan dünya çapında sesi soluğu gür çıkan gazete ve televizyonlarımız olsaydı. Şimdiye kadar Türkiye'yi dünyaya anlatan ne bir gazete ne bir televizyon ne de bir yazar veya gazeteci nerdeyse olmamıştır. Olsa da kendi yazmış kendi okumuştur ihtimal. Türkiye'yi anlatanlar hep birilerinin arzu ettiği gibi anlatmıştır. Türkiye'yi dünya tanımıyor. Türkiye insanını dünya tanımıyor. Özellikle Türkiye'nin etrafının giderek bir ateş çemberi haline geldiği bir dönemde, Türkiye'nin ateşini bir çember içinde yanmaması Türkiye'nin kendini ve derdini bütün dünyaya çok seviyeli anlatmasıyla mümkün olacaktır. Eskiden savaşlar er meydanında cereyan ediyordu. Savaşçılar meydana çıkıyor biri ölüyor diğeri kalıyordu. Asrımızda savaşların çehresi değişti. Savaşlar artık gazete sütunlarından, haberlerle, fotoğraflarla, yorumlarla, köşe yazılarıyla oluyor. Ve her geçen gün medya gücünü daha da hissettirecektir. Türkiye'de dünya çapında referans bir gazete olmadıkça Türkiye dünyada kendisiyle alakalı yapılan haberlerin altında preslenerek yaşamaya devam edecektir. Ne zaman ki, New York Times misali, dünyadaki hemen hemen bütün gazete ve televizyonların alıntı yaparak New York Times dedi ki' diye nakledilen haberleri Türkiye'nin referans gazetesinden alır bütün dünyaya anlatırlarsa işte o zaman iş tersine döner.

Evet, dolayısıyla İnsanları lüzumsuz bilgilerle oyalama, karalama haberlerle, şahısların özel hayatlarıyla meşgul olarak, haberleri abartarak ve araştırılmamış masa üstü haberlerle gazeteleri doldurma ve göz boyama yerine öze inerek okunacak bir gazete sunma ve insanların fikir dünyasına ışık tutacak yayın organlarını ortaya koyma hem Türkiye'nin hemde bütün dünyanın ihtiyacıdır. Gazetelerin günümüzün kısır siyasi çekişmeleri ve basit demagojik kavgalarıyla vakit kaybedip, insanları meşgul etmek yerine, gelecek nesillere daha güzel bir Türkiye ve daha yaşanılır bir dünya bırakmak adına projeler ve alternatif çıkış yolları ortaya koymak bugünün Türkiye'si için büyük önem arz etmektedir. İşte bu anlamda 'Today's Zaman'ın çıkışını çok önemli buluyorum. Evet, öyle ya 'yağmur bir damlayla başlar'. Haydi hayırlısı...

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.