Türkçe Olimpiyatı'nın Ardından...

Dünyanın birçok ülkesinden sayıları 700'ü bulan öğrenciler ülkemize akın ettiler. 115 ülkede bulunan bu okullar binlerce gönüllü Türk elçisi yetiştirmektedir. Ülkelerinin yönetimde önemli yer alacak bu çocuklar, barışın, sevginin ve dostluğun elçileridir.

Bir Türkçe Olimpiyatı daha geride kaldı. 'Dünya sevgi dili Türkçe'de buluşuyor' sloganı ile yola çıkan bu gönül erleri ve isimsiz kahramanlar, çetin ve zor bir süreçten hak ettikleri konuma emin adımlar ile ilerlemektedirler. Yedi yıldır düzenlenen yarışma ilk zamanlarda kimileri tarafından şiddetle eleştirilmekteydi kimileri tarafından da desteklenmekteydi. Bu süre zarfında Türkiye basının büyük bölümü beş yıla yakın konuyu ve yarışmayı ekranlarına taşımadılar. Bu güzelliğin, seyircilerine ulaşmasını sağlamamalarını çizgilerine uymadığına bağlıyorlardı muhtemelen. Ama son yılda her şey değişmiş ve gerçekler görülmüş olacak ki durum farklılaştı, birçok kanal ana haber bülteninde bu çocukları konuk etti. Bu çocukları konuk eden ana haber spikerleri yüzlerindeki tebessüm ve sevgi insanı daha da derinden sarsmaktaydı. M. Ali Birand çocukların yaptığı figürler karşısında hayranlığını gizleyemedi. Bu bize başka bir şeyi kanıtladı. O da şu ki; "Güzel olan er geç anlaşılır" gerçeği idi.

Bu konu üzerine sayfalarca yazı yazmak mümkün ama biz önemli olanları ele almalıyız. Güzel ahlak sahipleri tüm olumsuzluklara "renk körü" olmalıdırlar. Nitekim renk körü insanlar sayesinde farklı renkte farklı ırktan farklı dinden 700 çocuk Türkçe'nin sevgi dilinde buluşmakta ve dünyaya hayranlık uyandırmaktadır. Birçok ülkenin imrendiği bu programın devamı isimsiz kahramanlar sayesinde vuku bulacaktır. Evlerini, analarını, babalarını ve yurtlarını bırakıp Türkçe'yi dünyanın dört yanına taşıyanlara gelecek yüzyılda minnettar olacağımız kuşkusuz bir gerçektir. Bu minnettarlık gerçekleşmesi pek yakındır. Globalleşen dünya bunu ispat etmektedir.

Gönüllü Türk Elçileri

Bugün Türkiye'ye ve Türk diline sempati duyanlar, çocuklarını bu okullara gönderdikleri tartışmasız bir gerçektir. Kültürümüzün güzelliği karşısında mest olan beyinler, evlatlarının bu sempati ile yetişmelerine destek olmakla kalmayıp pay olmaktadırlar. Globalleşen dünyada önemi daha da anlamlaşan ve artan bu organizasyon ve bu organizasyonların mimari okullar takdire şayandır. Dünyanın birçok ülkesinden sayıları 700'ü bulan öğrenciler ülkemize akın ettiler. 115 ülkede bulunan bu okullar binlerce gönüllü Türk elçisi yetiştirmektedir. Yarın ülkelerinde kamunun önemli yerlerinde görev yapacakları şimdiden beli olan bu çocuklar, gelecekte ülkemize ve ülkemizin ekonomisine büyük katkılar yapacağı tartışmasız bir gerçektir. Bu yüzdendir ki bu tür organizasyonların yapılmasına milletçe katkıda bulunmak milli bir görevdir. 23 Nisan Çocuk ve Egemenlik bayramında olduğu gibi onlarca değişik ülkelerden her yıl binlerce çocuğu ağırlama düşüncesi ise ileri gören bir düşüncedir. Mustafa Kemal Atatürk böyle bir günü anlamlı kılması ve bunu çocuklara armağan olarak bırakması aynı ilkler kapsamındadır. Türk ve Dünya çocuklarını kaynaştırmak küreselleşen dünyada barış sürecine destektir. Bu sevgi dilinde her yıl buluşan çocuklar sayesinde savaşsız yarınları hayal etmekteyiz. Bu tür yarışmalar Mustafa Kemal Atatürk'ün "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" ilkesine katkıdır.

Geç Kalan Medya Eleştirilmeli mi?

Eskiden beri bu projeye desteğini esirgemeyen Kanal 7, STV, Yeni Şafak, Zaman başta olmak üzere son iki yıldır bunu kanallarına taşıyan Kanal D, Show TV, ATV, Hürriyet, Milliyet ve adını sayamadığımız birçok basın kuruluşuna internet haber siteleri, yerel basına ve mensuplarını ne kadar yüceltsek ne kadar övsek azdır. Özelikle dünyanın bir çok ülkesinden gelen çocukları, ana haber programlarına, sabah programlarına davet eden sunuculara, spikerlere ve yapımcılara ne kadar övgü dolu sözler söylense azdır. Kanal D'de yayınlanan Esra Ceyhan'ın programına, Habertürk'te yayınlanan Parantez programına ve yine Kanal D'de Mehmet Ali Birand'ın sunduğu ana haber bültenine ve Kanal 7'de Erhan Çelik'in sunduğu Haber saatine konuk olan öğrenciler, yaptıkları gösterilerle ekran başındaki milyonlarca insana keyifli dakikalar yaşattı.

Söyledikleri şarkılarla insanı alıp Urfa'ya, Muş'a, Trabzon'a, Trakya, Edirne'ye, Yozgat'a götüren bu sevgi seli çocukların yüzlerindeki tebessüm hiç bitmesin. Savaşlar son bulsun çocuklar ölmesin. Yarını bembeyaz güllere boyayacak ve gönüllerdeki pası-kiri yok edecek geleceğin mimari barış elçileri güvercinlerini Türkiye'den uçurdular ve dediler ki; "Türkiye gelecek yüzyılın barış elçisi ve arabulucusudur. İsrail'de çocuklar ölmesin Filistin'de de... Somali'de de açlık bitsin, Açe'de de. Dünya el ele gönül gönülle versin ve artık kan-kin bitsin..."

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.