Ata Yurdunun "Hacı Ata"sı

Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'ye yaptığımız bir günlük ziyaretin notlarını dün yazmıştım. Bugün de Taciklerin "Hacı Baba", "Hacı Ata" dedikleri Hacı Kemal Erimez'i yazmak istiyorum.

Tacikistan Dışişleri Bakanı Sayın Talbek Nazarov ile yediğimiz akşam yemeğinde kendisinden "Rahmetli Hacı Kemal Erimez'le ilgili hatıralarınızı anlatır mısınız?" ricasında bulundum. Heyetimiz pür dikkat kesildi. Hüzünlenen Nazarov anlatmaya başladı:

"Bütün işleri ve sözleri doğruluk ve dürüstlüktü. Aşamadığı bir sıkıntısı olunca beni arardı. Doğrudan bana gelirdi. Ne yaptı etti beni okula götürdü. Heyecanla okulu gezdirdi. Ancak bir çocukta olan enerji, bir gençte olabilecek heyecanı beni şaşırttı. Ben Türkiye'ye ne zaman gitsem o haber alır, gelir beni bulurdu. Alışverişte illa bana bir şey almak isterdi. Oysa ben Hacı Kemal'in kalbini almak isterdim. Hanımından sonra evli olan kızı da vefat edince bana dedi ki: 'Ben artık yalnız bir adamım, ömrümü yeni nesillerin yetişmesi için adamak istiyorum.' Son rahatsızlandığında Duşanbe hastanesine yatırmışlar. Ziyaretine gittim. Kendi derdini unutmuş, bana diyor ki: 'İyileşince inşallah, bu hastanenin tamir ve tadilatını yapmak istiyorum.' Ömrü yetmedi. Böyle insanlar cennetliktir."

Kim bu Hacı Kemal Erimez? 22 Nisan 1926'da Samsun'un Havza ilçesinde dünyaya gelmiş. Daha sonra Aydın ve İzmir'de yaşamış. Kabına sığmayan bir insan. Gençlik yıllarında Aydın İncirliova'da ilk defa mehter takımını kurmuş. İlk gösteride sevincinden mehterin önünde yürümüş. Bir hizmet arayışı içinde. Rahmetli Adnan Menderes gelirken o koşturmuş. Hali vakti yerinde. Süleyman Demirel'i bahçesinde ağırlamış. Muhterem Fethullah Gülen'in eğitimle alakalı birkaç sohbetini dinleyince dünyası değişmiş. Dükkanlarını, hatta evini bile satmış. Talebeye burs verme, okullar açma gayretlerinin öncüsü olmuş. Gönüllüler hareketinin artık her hamlesinde alınteri, emeği var. Dur durak hiç bilmemiş. Okullar yurtdışına açılınca öne düşmüş. Işık süvarilerinin önünde Orta Asya'ya, bu aziz milletin vefasını gösterme adına en önce o gitmiş. 80 bin kişinin hayatını kaybettiği Tacikistan'daki iç savaşta oradan ayrılmamış. Tursunzade Lisesi'nin kalorifer dairesinde yatmış, yağan mermilere aldırmamış.

Muhterem Fethullah Gülen kendisinden bahsederken bir yerde şöyle diyor: "Tabii hemen ilave edeyim ki, belki 55 yıldır yürümeye çalıştığım bu yolda hiçbir zaman tek başıma kalmadım. Hacı Kemal Erimez gibi sahabe döneminin Ebu Bekir'lerini hatırlatan, mal ve canları ile bu kervana katılan o kadar çok insan tanıdım ki, bunların toplamı gönüllüler hareketini ortaya çıkardı."

13 Mart 1997'de 71 yaşında vefat etti. 14 Mart'ta Fatih Camii'nde cenaze namazını Fethullah Gülen Hocaefendi kıldırdı. Aralarındaki muhabbet, hürmet ve bağlılık bana hep öteleri hatırlatmıştır.

Zaman Gazetesi'nin şimdiki binasının harcında da emeği ve hizmeti vardır. Gazetede yöneticilik yaparken kendisini daha yakından tanıma fırsatı da buldum. Yanında daha fazla bulunmak ister, onunla daha çok sohbet etmek isterdiniz.

Şimdi o ata yurdumuzun "Hacı Ata"sı. Üzerine titrediği fidanlar boy salıyor. Tacikistan Dışişleri Bakanı Nazarov'un ümit, sevinç ve gururla söylediği söz bir bakıma onun ruhunu da şâd ediyordu: "Türk okullarından mezun olmuş öğrenciler bugün devletimizin çeşitli kademelerinde çalışmaktadırlar."

Bâki kalan bu kubbede hoş bir sâdâ imiş...

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.