Okullara Gözaltı

Narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri, okulların açılmasına kısa bir süre kala üniversite ve lise öğrencilerine satılmak üzere paketlenmiş 30 kilo esrar yakaladılar. Çeşme'de yapılan operasyonda eroinle birlikte 5 kişi de ele geçirildi.

Eğitim-öğretim yılı sıkıntılı başladı. Milli eğitimin kendine özgü sorunlarının yanı sıra özellikle büyük şehirlerde her geçen yıl öğrencileri tehdit eden başka sorunlar da var.

Önümüzdeki günlerde zehir tacirlerinin faaliyetleri artacaktır. Kendisi ile görüştüğüm İzmir'in yeni Valisi Alaaddin Yüksel, gençleri alkol, uyuşturucu gibi zararlı alışkanlıklardan koruma hususunda kararlı. Yüksel, "Biz de aramaları ve operasyonları genişleteceğiz." Diyor.

Yüksel, öğrencilerin zehir tacirlerinin eline düşmemesi için çeşitli önlemler alıyor. Okullar açılmadan önce üst üste milli eğitim ve emniyet şube müdürleri ile toplantılar yaptı.

Müdürler, uyuşturucu, alkol ve sigara gibi kötü alışkanlıkların gençler arasında yaygınlaştığını söyleyerek adeta "alarm" verdiler.

İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde okul çevrelerindeki kafeteryalar, seyyar satıcılar, kahvehane ve benzeri gençlerin uğrak yerleri uyuşturucu satışının yapıldığı yerler olarak kullanılıyor. Pazartesiden itibaren bir genelge ile;

1. İlköğretim ile lise ve dengi okulların çevrelerinde bulunan büfe veya dükkânlardan öğrencilere bira dahil hiçbir alkollü içki ile paket veya tek tek olarak sigara satışı yasaklandı.

2.İlköğretim, lise ve dengi okullar çevresinde gençlere uyuşturucu madde satışı yapabilecek kötü niyetli kişi veya kişilere engel olabilmek için sorumluluk alanları itibarıyla jandarma, polis birimlerinden oluşan sokak timleri oluşturuldu.

Uyuşturucu ile mücadelede kuşkusuz okul idaresi ve aileye de görevler düşüyor. Valilik, okul yöneticileri, öğretmenler ve velilerle de işbirliği sağlayarak mücadeleyi sürekli kılmayı amaçlıyor. Uyuşturucu ve kötü alışkanlıklara karşı medyanın da sorumlulukları var. Vali Yüksel'in ilk icraatlarından biri de ünlü Kordonboyu'ndaki içkili restoranlarla ilgili aldığı kararlar oldu. "Kordon'da içki yasağı" gibi algılanan tedbirler bazı basın yayın organları tarafından eleştirildi. Yüksel'e;" Kordon'daki tedbirlerin amacı neydi?" diye sordum. İşte valinin cevabı:

"Benim derdim okul çağındaki çocukları alkol, uyuşturucu, sigara ve benzeri kötü alışkanlıklardan korumak. Okul çevresindeki büfelerde açıkta içki, tek tek sigara satılıyor.

Yürürlükteki kanun ve yönetmeliklere göre mülki idare amirinin izni olmaksızın turistik işletme belgeli ve kıyı bandında bulunan yerlerde içki satışı yapılamaz. Kordonyolu trafiğe kapatılmış bir gezinti alanıdır. Burada insanlar gelip geçiyor. Gençler geziyor. Aileler oturuyor. İçkiyi özendirici şeyler var. Biz bu mekânlardaki uygulamaların mevzuata uygun olarak yapılmasını istiyoruz. Ben gençleri, çocukları düşünüyorum. Kimse çocukları, gençleri kollamayın, korumayın diyemez. 'Bu şehrin adetleri böyledir' 'Bize kimse karışamaz' gibi de bir yaklaşım sergilenemez." Vali, "Çocuk ve gençleri zararlı alışkanlıklardan korumak devletin asli görevidir." diyor.

Devletin uyuşturucu ve kötü alışkanlıklara karşı aldığı tedbirleri tabii ki takdirle karşılıyorum; ancak üzerinde durulması gereken bir nokta daha var. Acaba uyuşturucu alışkanlığı ilköğretim seviyesine nasıl indi? Devletin güvenlik güçlerini meşgul eden ciddi bir tehdit haline nasıl geldi? Yap boz tahtasına dönen eğitim sisteminin bu olumsuz gelişmede payı ne kadar? "İrtica"ya göz açtırmayan onca yetkili bu tehlikeli gidişi nasıl görmedi? Siyasi iktidarlar uyuşturucu tehlikesine karşı bugüne kadar ne yaptılar? Ve sadece emniyet tedbirleri ile bu tehlikeleri önlemek mümkün mü?

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.