Hukuk ayaklar altında...
Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erhan Başyurt, Sabah ve Takvim gazetelerinin, mahkemenin tekzip kararını hiçe sayıp iftira ve yalanda ısrarını köşesine taşıdı.
İşte Erhan Başyurt’un o yazısı:
Sabah ve Takvim gazeteleri 17 Aralık’tan bu yana dünya medya tarihine geçecek yalan haber örnekleri ile çıkıyor.
Yalan haberler ile ilgili mahkemelerin aldığı tekzip kararlarını hiçe sayıp, yayınlamıyorlar.
Mahkemenin tekzip kararını yayınlamadıkları gibi, aynı yalan ve iftirayı aynı aymazlıkla bir daha yayınlıyorlar.
Son örneğini Sabah ve Takvim gazetelerinin önceki gün yayınladıkları haberlerde gördük.
Sabah ve Takvim gazeteleri 21 Ocak 2014’te kaleme aldıkları, “Bu saray kim için” ve “Gülen Saray” başlıklı haberlerini, 14 Şubat 2014’te mahkeme tarafından “yalan ve iftira” olduğu teyit edildiği halde yeniden yayınladılar.
Mahkeme kararına rağmen
İddia son derece komik... İpek Ailesi’nin 40 yıldır yaşadığı çiftlik evinin genişletilen binalarının Fethullah Gülen Hocaefendi’nin yurda dönüşte yaşaması için inşa edildiği ileri sürülüyor.
Bu binaların İpek Ailesi’ne ait olduğunu ve halen kendileri tarafından kullandığını oraya konuk olan çok sayıda insan yakından bilir.
Mahkeme kararı ile yalan olduğu tescil edilen haberi, Hocaefendi’nin avukatları da kınayıp yalanlıyor.
Hocaefendi’nin avukatları, yalan iddialar ile ilgili Basın Konseyi’nden de kınama kararı aldırmışlar.
Tekzip metnini yayınlamayan Sabah ve Takvim gazetelerinin, 7 ay geçtikten sonra aynı yalana tekrar yer vermesine bir anlam vermek mümkün değil.
Kaldı ki, Sabah ve Takvim gazeteleri ilk haberi yaparken de önceki gün yayınlanan haberi yaparken de özel mülkiyetin üzerinde, özel hayatın gizliğini ihlal ederek helikopterle uçuş yapmış ve havadan fotoğraflar çekmiştir.
Hapis cezası gerektiriyor
Ramazan ayında bile aile mahremiyetini hiçe sayan, kişilerin huzur ve sükûnunu hedef alan bu ısrar, Türk Ceza Kanunu’na göre ağır suç.
Özel hayata ilişkin elde edilen bu fotoğrafların basın yoluyla yayılmasının sağlanması da, 2 ila 5 yıl arası ağır ceza gerektiriyor.
Tüm bu çekimlerde kullanılan helikopterler de ayrı bir araştırma konusu.
Her iki ayrı çekimde de kamuya ait helikopterlerin kullanılıp kullanılmadığının bir an önce aydınlatılması gerekiyor.
Özel mülk üzerinden alçak uçuş yaparak fotoğrafların alındığı ilk vakada kullanılan helikopter için Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu yapılmış.
Savcılığın incelemesinin sonucu bekleniyor. İkinci ihlal için kullanılan helikoptere de suç duyurusu yapılacak…
Sabah ve Takvim’in yalan ve iftira haberde, ısrarı hukukun nasıl ayaklar altına alındığını gösteriyor.
Hukuk galip gelecek
“Havuz medyası” olarak bilinen iki gazetenin, patronlarının da dâhil olduğu, 17/25 Aralık soruşturmalarına yönelik etkileme ve yalan haberleri de dikkate alındığında aslında nasıl bir hukuk düzeninde yaşamak istedikleri kendiliğinden ortaya çıkıyor.
Oysa hukukun üstünlüğünün hâkim olduğu bir Türkiye mutlaka inşa edilecektir.
Sabah ve Takvim’in hukukun olmadığı bir ülke beklentisi de yalan haber ve iftirada ısrarları kadar anlamsız ve boş bir hülyadır.
- tarihinde hazırlandı.