İsrail dölü, MOSSAD ajanı...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan sıra dışı bir lider. Kitleleri etkileme ve sürükleme kabiliyeti var. Kalabalıkları sanki büyülüyor. Parti tabanını bilgisayar oyunlarındaki gibi oradan oraya taşıyabiliyor.
Erdoğan sistematik ve hedefli çalışmalar sonucu, uzun iktidar döneminde kendisine sorgusuz bağlı bir kitle oluşturdu. Bu bağlılıkta iktidar gücünün ve kaynaklarının cezbedici ve caydırıcı etkisini de elbette dikkate almak lazım. Ama iktidardan beklentisi olmayan, devlete işi düşmeyen, ihale beklemeyen insanlar dahi Erdoğan’a kişisel bağlılık duyuyor. Bir kesim sanırım kendisini Erdoğan’la özdeşleştiriyor. O’nda kendisini buluyor. Varoşlardan, yokluktan çıkmış bir insanın başarısında kendini görüyor. Başarısız olma ihtimalinden kaygılanıyor; her şeye rağmen arkasında durmaya çalışıyor. Erdoğan’a karşı olmayı bazıları mahallesineaidiyetine, bazıları İslam’a “ihanet” gibi okuyor.
Tam tersi yapılıyor
Son 13 yılda toplumum alt-orta gelir grubunda ve muhafazakâr kesiminde Erdoğan’a karşı bağlılık/bağımlılık ilişkisi gelişti. Öyle ki bu kesim Erdoğan daha önce söylediğinin tam tersini söylese ve yapsa dahi sorgulamıyor. “Bir bildiği vardır” diyerek yeni söylemi sahipleniyor, savunmaya başlıyor.
“PKK ile görüşen şerefsizdir!” diyor. İktidarın PKK ile hem de Erdoğan’ın talimatıyla görüştüğü anlaşılıyor. Ama kimseden ses çıkmıyor. Montaj denilen tapeler, vahim iddialar her yönüyle doğrulanıyor ama seçmenler Erdoğan’a sadakatini koruyor.
301 insanın vefat ettiği Soma’da bir afetzede yakınını markette sıkıştırıyor, yumrukluyor; “İsrail dölü” diyor partililerde bir değişim olmuyor. Soma’lılar dahi desteğini çekmiyor.
Acaba demiyor!
Erdoğan uzun süre desteğini aldığı, övdüğü bir kesimi 17 Aralık soruşturması nedeniyle günah keçisi; hedef yapıyor; hain, ajan, haşhaşî, ABD işbirlikçisi ilan ediyor. Çocuklarını yıllarca bu kesimin okullarına vermiş partililer anında cephe alıyor ve Erdoğan ne dediyse tekrara başlıyorlar.
Bir kitle Erdoğan’ın, AKP’nin çelişkilerine “acaba” demeden itibar ediyor. “Gülen İslam devleti kuracaktı, Humeyni gibi dönecekti” deniyor; inanıyor. “Bunlar MOSSAD ajanı” diyor, yine inanıyor.
Böyle bir kitlenin varlığı Erdoğan adına başarı olabilir; ancak ülke, demokrasimiz ve geleceğimiz adına karamsarlık sebebi!
- tarihinde hazırlandı.