Türkiye’ye operasyon
Sembollerin ve görüntülerin yönettiği bir dünyada yaşıyoruz. Bunların en etkili olduğu yerler de maalesef Müslümanların yaşadığı bölgeler. Neredeyse bütün her şey sembollerden veya görsellikten ibaret! Sarık sarıp, sakal bıraktığınızda bütün diğer detaylar önemsiz hale geliyor. Hele elinde silahla bir de tekbir getirince kimsenin kafasında bir soru işareti kalmıyor. Sıktığı her kurşun başkasının işine yarıyor olsa da o fotoğraf bütün herkesin aklını ikna etmeye yetiyor. Başörtüsü takmanız size ‘İslamcı’ denmesi için yeterli bir ölçü. Bundan sonra Allah’ı inkâr ediyor olmanızın bile bir önemi yok artık. İki sarık, bir sakal ya da başörtüsü ile birkaç slogan, bütün soruları bir anda ortadan kaldırmaya yetiyor. Elindeki silahı kimin verdiği, sıktığı kurşunun kimin işine geldiği ve bu tarzın İslam’ın ruhuyla ne kadar uyuştuğu sorularıyla kimse ilgilenmiyor.
IŞİD, tam da böyle bir durum. Orada kim ne yapıyor, kim kimin için silah sıkıyor bilmiyoruz. Bütün bu kurşunlar kimin işine yarıyor onu da bilmiyoruz ancak görüntüleri sakallı, kayıtlara giren konuşmalarında ise sürekli tekbir getiriyorlar. Görüntü ve semboller, herkese zorla bir imaj giydiriyor ve bizi teslim alıyor. Asıl acı olan ise bu duruma İslam dünyasından ciddi ya da yüksek sesli bir itirazın gelmiyor olması. Ortaya çıkan bu fotoğrafa göre de, Müslüman olan öldürür, Müslüman olanın elinde silah vardır, her an her yerde bir bomba patlatabilir, bir intihar bombacısı onlarca masum sivilin ölmesine neden olabilir. Türk okulları ve Hizmet Hareketi, tam da bu imaja karşı doğmuş, İslam’ın ruhuna ve muhtevasına yönelik yaşamayı kendine ilke edinmiş bir hareket olarak varlığını sürdürüyor ve İslam’ın gülen yüzünü temsil ediyor. Dost düşman herkesin teslim ettiği bir gerçek var ki; o, bir iyilik hareketi ve yaşatmayı temel anlayış olarak kabul ediyor. Şiddeti mutlak surette reddeden tarzı, ‘medenilere galebe ikna ile olur’ anlayışını hayat düsturu olarak kabul etmesi, ona aydınlık bir çehre veriyor.
Bununla birlikte Türk okulları Türkiye’yi global bir aktör haline de getiriyor. Türkiye’nin ürettiği bütün güzel değerler bu yolla yeryüzüne yayılıyor. Hizmet Hareketi’nin iyilik merkezli hayat anlayışı, öldüren, yok eden Müslüman görüntüsünü de yerle bir ediyor. Yeryüzünün her tarafında bizim sesimiz soluğumuz olan, kültürel mesajımızı taşıyan Türk okullarını, paralelle mücadele adı altında ortadan kaldırmaya çalışmak, Türkiye’nin kalbine sıkılmış kurşun değil midir? Bu okulları ortadan kaldırmak isteyenler, aslında İslam’ın gülen, tebessüm eden, iyilik yapan, başkaları için yaşayan anlayışıyla mücadele ediyor. Bu hizmetle mücadelenin İslamcı poşetini çıkardığınızda tam da bunu görürsünüz.
Muktedirlerle Hizmet arasındaki problemi sembolik laflardan sıyırdığınızda göreceğiniz fotoğraf gerçekten de dehşet verici bir fotoğraftır. Bu milletin on yıllarca emek verip yetiştirdiği bütün vatanperver, dürüst, inanmış, adanmış ve birikimli kadrolarının yerinden sökülerek Doğu Perinçek’in kadrolarının tekrar göreve getirildiğini ve bunun da ‘Yeni Türkiye’ kılıfıyla yutturulmaya çalışıldığını açıkça görürsünüz.
Yeni Türkiye adı altındaki girişim, vatan evlatlarının devlette söz sahibi olma çabasına vurulmuş darbenin ismidir aslında. Yeni Türkiye, ülkenin gerçek anlamda değişmesine engel olmak için İslamcı poşet giydirilmiş eski devletin son hamlesidir. Paralelle mücadele bahane edilerek Türkiye, gözlerimizin içine bakıla bakıla bölünmektedir. Devletin en yetişmiş, en birikimli kadroları birer birer görevden alınırken yok edilen, aslında ülkenin bağışıklık sistemidir.
Bütün olaylara sembollerden ve imajlardan sıyrılarak baktığınızda, bugün hem İslam dünyasının en aydınlık hareketine, hem de en güçlü ülkesine operasyonun birlikte yapıldığını görürsünüz.
Kaynak: http://www.zaman.com.tr/mehmet-kamis/turkiyeye-operasyon_2274002.html
- tarihinde hazırlandı.