Maneviyat hırsızlığı
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez iktidarın hırsızlığını zımnen kabul ettiği açıklamasında maddî hırsızlıktan daha tehlikeli olana dikkat çekmiş: Maneviyat hırsızlığı.
Ancak Sayın Görmez'in son derece isabetli bu görüşünde hedef tahtasına koyduğu zümre maddî hırsızlıklarını kabul ettiği irade değil; son dokuz ayın hedef tahtası: Hizmet Hareketi.
Evet, yanlış duymadınız! Koskoca Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez Hizmet Hareketi'ni 'maneviyat hırsızlığı' ile suçluyor; ancak delili ne? Görmez, neye dayanarak Hizmet'i maneviyat hırsızlığı ile yaftalıyor?
Tabii bu konunun ayakkabı kutusu, para sayma makinası, onlarca deste para v.b. maddî delili olamayacağı için iddiayı belgelemek zor.
O halde Diyanet İşleri Başkanı'nın literatürümüze kazandırdığı 'maneviyat hırsızlığı' kavramı üzerinde durmakta fayda var. Nedir maneviyat hırsızlığı?
1- İnsanların dînî duygularını sömürmek,
2- Din yoluyla halkı etkilemek için olduğundan farklı görünmek; gerekirse inanmadığını söyleyip yapmak, inandığını dillendirmemek,
3- Dinin içini boşaltmak,
4- Manevî değerleri zedeleyip değersizleştirmek,
5- Dini, siyasete, ticarete, her türlü dünyevî metaya alet etmek,
6- Nefsi dine uydurmak yerine, dini nefsin bitmeyen emel ve arzularına uydurmaya çalışmak,
7- İşine gelen dînî emir ve kuralları uygulayıp bol bol pazarlamasını yaparken işine gelmeyenlere dokuz takla attırarak o ilahî buyrukları amacından farklı takdim etmek,
8- Halk içerisinde Hakk'la beraber görünüp Hakk karşısında dilsiz Şeytan rolüne bürünmek,
9- Manevi duyguları dejenere ede ede inancı kalpten çıkararak sadece dilde bırakmak; kalplerin hissiz, iradelerin fersiz, ruhların duygusuz olmasına neden olmak...
Evet, maneviyat hırsızlığı maddî hırsızlık gibi değildir; zararı uzun vadeli ve etkisi kalıcıdır.
Gerçekler bu minvalde iken Cemaat bu hırsızlığı nasıl ve ne şekilde yapıyor acaba? Okul açarak mı? Çift yönlü nesil yetiştirerek mi? Yetim malı ve millet hakkı konusunda kılı kırk yararak mı? İstatistiklerle sabit, hızla çözülen sosyal yapımızı dillendirip çözüm adına gayret göstererek mi?
Veya Sayın Görmez, insanların manevî duygularının coşturulup Allah'ın verdiği mal, can v.b. nimetlerin yine O'nun rızası istikametinde kullanılmasına vesile olunmasını 'maneviyat hırsızlığı' olarak mı addediyor?
Maalesef, son aylarda ülkemizde her şey tersine döndü; hırsız haklı; polis suçlu, terörist faydalı; hizmet camiası zararlı hatta sülük, çalmak erdem; sorgulamak ihanet, yeşile sahip çıkmak darbe suçu; katletmek vatan borcu...
Tersine dönüp alabora olan sistemden DİB de nasibini almış görünüyor. Suçu belgeyle sabitlenememiş, dolayısıyla haklarındaki ithamlar iftiradan öteye geç(e)meyen on binlerce insan hakkındaki iftira, ağır hakaret hatta tekfirler karşısında lâl kesilen Diyanet İşleri Başkanlığı sistemin bir kurumu olduğunu açıkça ortaya koydu; dini siyasete alet ederek içini boşaltan zihniyeti görmek istemeyen Başkan, dinin ikamesi uğruna hayatını adayanları 'maneviyat hırsızlığı' ile suçladı.
- tarihinde hazırlandı.