Herkesin Derecesine Göre Bir Marifet Ufku Vardır
Elbette ki herkesin, aynı ölçüde bir marifet ufku üveyki olması mümkün değildir; kimileri, Cenâb-ı Hakk'ın lâzım-ı mukaddesi sayılan sıfatları ve O'nun ef'al-i sübhaniyesi arkasındaki nimetleri idrak ufkunda dolaşır; dolaşır, enfüsî ve afakî delilleri temâşâ ve değerlendirmekle sürekli, gönlündeki hakikat aşkının, Hakikatler Hakikati'ne olan münasebetlerinin destanlarını mırıldanır.. fiillerden isimlere, isimlerden na't ve sıfatlara gider-gelir ve gidip gelirken de, îmânın, marifetin, muhabbetin, aşkın, cezb u incizabın farklı telden mûsıkîleriyle ürperir.. tekvinî emirlerde görüp duyduğu her disiplinin, vicdanında bir aksini duyar.. ve "daha var mı?" diyerek bir başka temâşâ ve bir başka zevk-i ruhanîye koşar ki bu yol enbiya-i izamdan tevarüs edilen, herkese açık objektif hakikat yoludur ve her an ayrı bir marifetin zafer kahramanı gibi, Hakk'ın iltifat takları altında hep O'na yürür... Kimileri, zat, sıfât ve nuût-u ilâhînin, ziya ve tecellilerinin beşer ufku itibarıyla bir iltisak ve iltika noktasına ulaşmış gibi pek çok buudun tek buud haline gelmiş olma his ve şuuruyla "cem'" mülâhazasına girer; girer de nefsi ve zatı itibarıyla fena bulup gider, sonra da Hazret-i İlim ve Vücud'un kayyûmiyetiyle yepyeni bir varlığa erer.
Evvelkilerin, sıfât ve nuût âleminde dolaşıyor olmalarına karşılık ikinciler, o sıfat ve na'tların kaynağına müteveccihtirler sıfatların ayniyet ve gayriyet mülâhazalarını nazarî ilimler mecmuaları sayılan kelam kitaplarına havale ediyorum dolayısıyla da onların bu temâşâ, bu duyuş ve bu değerlendirişleri, ne Zât mülâhazasına zihnî bir hicab sayılan mücerred sıfât hedefli ne de sıfatları nefy işmam eden mücerred Zât hedeflidir. Bu itibarla da böyle bir yol hasların yolu sayılmış ve kurb yolcularının şehrahı kabul edilmiştir.
- tarihinde hazırlandı.