Kalak Hakkında Bir Manzume
Allah Resûlü'nün vahiyle tanışmadan önceki hâli, tabii kendi gelişme ve terakkisi içinde, kalağın ilk iki nev'ine ircâ edilebilir ki, Yazıcızâde Mehmed Efendi'nin konuyla alâkalı, uzunca bir manzumesinden iktibas ettiğimiz şu dupduru beyitler bu hususu fevkalâde bir selâsetle ifade ederler:
Nedendir ki ahzân içinde sürersin vâhid?
Nedendir mübarek zamirinde vardır melâl?
Cevap vermeyip bunlara tuttu gitti gerû,
Varıp halvetine yine eyledi intikâl..
Dedi: kalb müştâk, nefsim eder ihtirâk,
Gözümden akar yaş nedir Hâkim uş Lâyezâl?..
Karârım çû selb oldu, hiç tâkâtım kalmadı;
Ne kılsın dilâram, çû cânımda yoktur mecâl.
Çıkıp dağa yüzünü turâba koydu secdede,
Tazarru edip ağladı, dedi:
Ey Bî Zevâl! Melekler görüp sızladı, hûr-i în döktü yaş
Ki İlâhî Habibin elif kâmetin kıldı "dâl"
- tarihinde hazırlandı.