Değişimler ve Dünyanın Geleceği
Aslında her değişim ve dönüşüm –temel dinî, millî dinamikler ve ana esaslar korunduktan sonra– medeniyetlere ve millî olanlara düşman değildir. Aksine –tırnak içi mülâhazamız mahfuz– her büyük çalkantı ve inkılâp, büyüklüğü ve şümulü ölçüsünde, yeni düşünce sistemlerine ve yeni medeniyetlere kapı aralayan birer hayatî hamledir. Zaten bu karşılıklı beslenme ve desteklenme özelliğinden değil midir ki, her iki oluşum da birbirini yok etmeden günümüze kadar devam ede gelmiştir. Bundan sonra da, daha yıllarca ve yıllarca devam edeceğe benzer. Bazı hadiselerin çirkin olan dış yüzleri itibarıyla, tarihi yorumlayan ve sorgulayanlar, hayallerini kirlettikleri o levsiyât içinden sıyrılıp çıkamadıkları sürece, karamsarlıktan kurtulamayacak ve tarihî hadiseleri yorumlama adına ortaya attıkları vehimleri ile de pek çok kimsenin kafasını bulandıracaklardır. Onlar, bu yanılgıları içinde bocalayadursunlar, geceleri gündüzler takip edecek.. kar-buz, dolu-fırtına, sînelerinde baharları besleyecek.. ve "şu istikbal inkılâbâtı içinde en yüksek ve gür sadâ (Hakk"ın) sadâsı olacaktır."
Evet, bir kere daha hatırlatalım ki, bugüne kadar devam ede geldiği gibi, bundan sonra da, yeryüzünde kavgalar bütün bütün dinmeyecek; ama hiç olmazsa belli bölgeler itibarıyla azalacak.. hayallerimizdeki evrensel barış tam gerçekleşmeyecek; ancak şimdikine göre biraz daha yaygınlaşacak.. inkılâp ve ihtilal fırtınaları yer yer endişelerimizi sarsacak; fakat, ihtimal daha insanî bir mülâhaza ile cereyan edecek..
Hâsılı, bundan sonra da zaman kendi yorumlarını ortaya koyacak ve herkes de bundan nasibini almaya devam edecek.. daralan, büzüşen geleceğin dünyasında, toplumlar ve milletlerarası münasebetler zamanın referanslarına göre gerçekleşecek.. inkişaf eden ilim, mantık, muhakeme ve ilham en amansız değişim ve dönüşüm anaforlarını bile yumuşatarak, munisleştirerek insanî olan şeylerin sınırlarını koruyacak ve çağı bir vicdan çağı haline getirecektir.
Öteden beri zâhirperest ve bir kısım sathî düşünceler, bazı olumsuz gibi görülen hadiseleri hep karanlık görmüş, karanlık yorumlamış ve simsiyah mülâhazalarla seslendirmişlerdir. Oysaki, onların o kapkara gördükleri olaylar şimdilerde, bağırlarında cennetâsâ baharları geliştiriyor.. her yanı kaplayan kar gibi, buz gibi vakalar, bir umumî doğuş ve dirilişin bestelerini mırıldanıyor.. her zaman yeryüzünde müşahede ettiğimiz o yaygın hırçınlıklar ve tabakât-ı beşer çapındaki krizler, bunalımlar, ruhların derinliklerinde ve muhakemelerin katmanlarında âlemşümul sulh ve emniyet düşüncesini ortaya çıkarıyor ve her şey âdeta hülyalarımızdaki dünyaların gerçekleşmesini hızlandırıyor.
- tarihinde hazırlandı.