Ruhani Zevk

Allah'la kalbî muamele, vefa çizgisinde cereyan ettiği sürece, "şürb" kelimesiyle de ifade edebileceğimiz zevk-i ruhânî, sâkîsiz, kâsesiz kalbin enginliklerinde duyulmaya başlar ve hak yolcusu, dünyevî kıstaslarımız açısından derecesine göre mest ü mahmûr hale gelir. Sürekli "zevk" sürekli "şürb"e, sürekli şürb de susama mânâsına gelen sürekli "ataş"a sâik olur; olur da sâlik ruhunda hep yanmaları kanmalarla beraber duyar ve "Ey sâkî aşkın oduna yandıkça yandım bir su ver" (Gedaî) der, dolaşır. Öyle ki, hak yolcusu, O'na karşı her an artan arzu ve iştiyakla, zevki hasretle, doymayı da açlıkla beraber hisseder ve aralanan kapının ardına kadar açılması sevdasıyla yanar tutuşur. Tabiî, böyle bir yolcu için artık, mazhar olduğu bu tecellilerin inkıtâı bir imsak, yeniden zuhûru da bir iftar halini alır; alır da o, sık sık

"Ver şarab-ı aynemâ'dan vakit iftardır bu dem
Mamur eyle bu harâbı lutf-i izhardır bu dem" (Muhammed Lütfi)

der ve hep beklentilerini mırıldanır.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.