Hayâ Hakkında Değişik Yorumlar
Hz. Cüneyd’e göre hayâ, Cenâb-ı Hakk’ın üzerimizdeki maddî-manevî nimetlerini idrâk etmenin yanında eksiklerimizin ve kusurlarımızın endişesini yaşamaktır.
Zünnûn’a göre, sürekli gönüllerimizde olumsuz davranışların dehşetini duymak, duyup yönümüzü bir kere daha kontrol etmektir.
Bir başkasına göre insanın, Cenâb-ı Hakk’ın gizli-açık her şeye nigehbân olmasına göre hayatını tanzim edip onun kendisine olan muâmelesini esas alarak yaşamasıdır ki, bir İlâhî eserde bu husus hatırlatılarak şöyle buyurulmaktadır: İnsanoğlu! Sen Benden hayâ ettiğin sürece insanlara ayıplarını unuttururum." Bu arada Cenâb-ı Rabbi’l-İzzet’in, Hz. Îsâ’ya: "Yâ Îsa evvelâ nefsine nasihatte bulun, o bu nasihati kabul ederse halka va’zet; yoksa benden utan!" şeklindeki sözünü de kaydedebiliriz..
Hayâ mevzuunda daha değişik tasnifler de vardır. Bu cümleden olarak: Affına ferman geleceği âna kadar, Hz. Âdem’in tavırlarından dökülen suçluluk hayâsı.. gece-gündüz ara vermeden Cenâb-ı Hakk’ı tesbih ettikleri halde:Sana hakkıyla ibâdet edemedik" diyen meleklerin taksîr hayâsı.. marifet erbâbının onca derinliklerine rağmen: Seni hakkıyla bilemedik" sözleriyle solukladıkları iclâl hayâsı.. hayatlarını kendi arzu ve isteklerinden tecerrüd ufkunda seyahatle sürdüren ruh ve kalp insanlarının her zaman duyup hissettikleri heybet hayâsı.. her an kurb içinde bu’d; bu’d içinde de kurb televvünüyle, sonsuz uzaklıklarında sonsuz yakınlığı duyan yakîn insanlarının minnet hayâsı.. Hz. Mahbûb’u sevilmesi gerektiği ölçüde sevememe endişesinden kaynaklanan vefâsızlık hayâsı.. duâ ve talep makamında istediklerini iyi seçememiş olma tedirginliğini taşıyanlarda ihlâsı ihlâl hayâsı.. her zaman ahsen-i takvime mazhariyetlerinin şuurunda olan yüksek ruhların, mazhariyetleriyle telif edemedikleri "pes" işler karşısında hissettikleri gayret hayâsı sayılabilir..
- tarihinde hazırlandı.