Hizmet ve İstikamet İnsanı
Tabiî, bunların yanında, düşünce ve duygularıyla gerçeğe uyanıp cennetlerde yaşayanlar; bütün benliğiyle Hakk'a teslim olup aklını, vahyin emrine vererek düşüncede istikâmete ulaşanlar; hizmet etme mevsiminde sürekli ön safları kollayanlar, ücret alma zamanında gerilerin gerisinde kalıp rüyâlarında dahi kelepir düşünmeyenler; sîneleri aşk ve şevkle dopdolu, gözlerinde Yakub'un hasret ve ızdırabı, gönüllerinde Leylâ'nın dert ve hicrânı, ocaklar gibi yanıp tutuştukları halde gam izhâr etmeyenler; Kaf dağından ağır yüklerin altında inim inim inlerken dahi, mükellefiyetlerini yerine getirememiş olmanın ızdırabıyla iki büklüm olanlar; makamlar, mansıplar koşup ayaklarına kapandıkları halde, kendilerini müflis birer nefer, sefil birer hizmetçiden daha ileri görmeyenler; gayret ve çalışmalarına terettüp eden bütün iyilik ve güzellikler karşısında "ben yaptım, ben ettim"i şirkin isi-pası sayıp bu sis ve duman içinde Allah'a varılamayacağına inananlar.. umman iken katre görünenler, güneş iken zerre urbasına bürünenler ve bütün bir varlığın kalbi mesâbesinde olmalarına rağmen, kendilerini hiç ender hiç bilenler... Hâsılı, bütün hayırlarla hayırlılar, şerlerle şerliler, meleklerle şeytanlar bu devrede hep iç içe ve beraber olmuşlardır.
- tarihinde hazırlandı.