Hüzün ve Allah’ın Merhameti
Cenâb-ı Hakk kılığa, kıyafete, şekle değil; kalblere, kalbler içinde de mahzun, mükedder ve kırık kalplere nazar buyurur, onları maiyyetiyle şereflendirir ki: "Ben kalbi kırıklarla beraberim" [1] sözü de bu manâyı ihtar etmektedir.
Süfyân b. Uyeyne: "Allah bazen, mahzun bir kalbin ağlamasıyla bütün bir ümmete merhamet buyurur" [2] der. Zirâ hüzün, her zaman kalbin samimiyet yanlarında göğerir.. ve insanı Allah’a yaklaştıran davranışlar arasın-da, hüzün kadar fahre, riyâya, süm’aya kapalı bir başka davranış yok gibidir.
Her şeyin bir zekatı vardır ve zekat, zekatı verilen şeyin yabancı nesnelerden arındırılmasıdır. Hüzün de dimağ ve vicdânın zekatıdır ve bu iki duygunun saflaşmasında, saflaştıktan sonra da dupduru kalmasında hüznün tesiri çok büyüktür.
2. Kuşeyrî, er-Risâletü’l-Kuşeyriyye, s.139.
- tarihinde hazırlandı.