İnsanın Mahiyeti
İnsan denen bu en şerefli varlık, âlem-i halka bakan cesedi ve nefsi, âlem-i emre nâzır ruhu, âlem-i melekûta açık kalbi ve âlem-i ceberûta müteveccih sırrıyla -bu son buudları itibarıyla potansiyel olarak öyledir- eşi-menendi olmayan bir nüsha-yı kübrâdır. Ne var ki, bu ölçüdeki yüksek donanımına rağmen onda hem ahyar evsâfı diyeceğimiz "sıfât-ı ruhaniye" hem de eşrâr hususiyetleri kabul ettiğimiz "sıfât-ı nefsâniye" vardır -Böyle bir taksim ruhu ve nefsi birbirinden ayrı mütalâa edenlerce söz konusudur-. Ruhanî sıfâtların da, nefsanî evsâfın da tesiri ve yönlendirmesi, haricî ef'âl itibarıyladır. İtikat, niyet, azim, disiplin, kararlılık ve tabiî her şeyden evvel Hakk'a teveccüh veya O'ndan i'raz etme birer tohum gibidirler ki, esbab açısından hayır da, şer de onlara bağlı olarak gelişir; genişler ve böylece insan, ya "âlâ-yı illiyyîn"e yükselir, ya da "esfel-i safilîn"e yuvarlanır.
- tarihinde hazırlandı.