İstişare Sosyal ve İdari Bir İhtiyaç

Böylece Allah Rasûlü, hayât-ı seniyyelerini vahyin aydınlığında sürdürüyor olmalarına rağmen, meşveretle memur olduğunu da ortaya koyuyor; bununla idarecilere sorumluluklarını hatırlatıyor, idare edilenlere de düşüncelerinin değerlendirilmesi fırsatını veriyor.. ve onlara, idarecilere yardımcı olma yollarını açıyor, idarecilere de istibdâda girmemelerini hatırlatıyordu. Ayrıca Uhud Harbini müteâkip: 'Bu iş husûsunda onlarla istişâre et!' fermân-ı Sübhânisi nazil olunca, Allah Rasûlü'nün şöyle buyurduğu nakledilir: 'Şüphesiz ne Allah'ın ne de Rasûlü'nün meşverete ihtiyâcı vardır. Ne var ki Allah onu, ümmete bir rahmet vesilesi kılmıştır. Kim istişârede bulunursa, o doğruya ulaşmaktan mahrum kalmaz.. kim de onu terk ederse sapıklığa düşer?' Bu ifadeden de anlaşıldığı gibi Allah, meşverete ihtiyâcı olmayan Nebîsine istişâreyi emretmekle, idarecilere şûrânın önemini hatırlatmak istiyordu. İstişâre husûsunda, O'ndan şerefsüdûr olmuş: 'Meşverette bulunan pişman olmaz 'İstişâre eden zarar görmez. ' 'Meşveret eden güvenlik içindedir. 'İstişâre edip doğru neticeye ulaşmamış bir topluluk yoktur' gibi.. dünya kadar pırlanta söz vardır. Bütün bunlar nazara alarak İslâm ulemâsı, şûrânın, İslâm'ın temel prensiplerinden olduğunda ve mutlaka hayata mâledilmesi gerekli hükümlerden bulunduğunda ittifak etmişlerdir. Değişik devirler, değişik zaman ve bir kısım husûsî şartlar muvâcehesinde tatbikatta bazı farklılıklar göze çarpsa da bu hep böyle olmuştur.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.