İnsani Değerlere Dönüş Mukavelesi
Onu, potansiyel insanlıktan hakikî insanlığa yükseltecek terbiye, mutlaka lâhut ufuklu ve mevhibe eksenli olmalıdır.. evet bizim kültürümüz, bizim meşcereliğimizdeki güllerle, bizim ruh ve mânâ köklerimizin usâreleriyle beslenmelidir ki, ma'şerî vicdan ve tarih şuurundan tepki gelmesin.. içtimâî mukavele de çağın şartlarına göre ve en ileri seviyedeki hak, hürriyet mülâhazaları çerçevesinde gerçekleştirilmelidir ki; toplumun değişik kesimleri teâruzların-tesâkutların ağında ve çelişip nötrleşmeler fâsit dairesinde güç ve kuvvetini, itibar ve kıymet-i hükmiyesini yitirmesin... Buradaki mukaveleden maksat, alt tarafı mütekâbil imzalarla süslenmiş bir toplu sözleşme senedi değil; buradaki mukavele, insânî değerlere uyanmış vicdanların, hak ve hürriyet mefhumlarına saygıları ve hakikate karşı olan sevgileriyle irtibatlı ve sınırlı bir mukaveledir.
Bu sözleşmenin sınır ve çerçevesini, ferdin kalbî yapısı, rûhî enginliği, inançları ve inandığı şeylerin, onun tabiatının bir yanı haline gelmesi belirler. Bu açıdan da, herkesin vicdânî mukavelesi, onun insânî seviyesiyle eşdeğerdedir. Kalbî ve ruhî hayatı itibarıyla cismâniyetini aşmış olgun fertlerin meydana getireceği bir toplum, nizam örneği bir toplumdur. İnsanlık âlemindeki böyle bir nizam, topyekün varlığı içine alan evrensel âhengin de bir buudu olması itibarıyla kalıcı ve istikbal vaat edicidir.
- tarihinde hazırlandı.