Hocanın Okulları Kitabı ve Cevizkabuğu Programıyla İle İlgili Basın Açıklaması
Müvekkilimiz Sayın Fethullah Gülen hakkında yanlış bilgilendirmeler sonucu ve hayali raporlar düzenlenerek gerçek dışı bazı yayınlar yapılmış olması nedeniyle, kamuoyunun ve basın kuruluşlarımızın doğru bilgilendirilmesi bakımından, bazı gerçeklerin bir kez daha duyurulması gereği doğmuştur.
İddialara dayanak olanak safsata ve iftira dolu 'Hocanın Okulları' isimli kitap ve bu kitaptaki iddiaların sahibi olarak da iki genç gösterilmiştir. Oysa, bütün kamuoyunun malumudur ki, 27.01.1998 tarihinde Kanal 6 Televizyonu'nda yayınlanan 'Ceviz Kabuğu' adlı programa telefonla katılan İsmail ÖZDEMİR bu iddiaların sahibi olmadığını ve ailesi ile ilgili bilgilerin dışındaki yazılanların kendilerince söylenmediğini belirtmiştir. Buna ilişkin haberler ise basında yer almıştır. Hal böyleyken buna dayalı olarak bu iddiaların ortaya atılmasını bilgi eksikliği söz konusu değilse, iyi niyetle bağdaştırmak mümkün değildir.
Bütün kamuoyu ile devlet yöneticilerini gaflet ve dalalet içinde gören, vehimlere dayalı ve hayal mahsulü raporlar ortaya atan düşünceye gelince; Anayasamızda ve yasalarımızda devleti yöneten kurum, kuruluş ve şahıslar belirtilmiştir. Bunlar ise, başta Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık, bakanlıklar, yüksek yargı organları, MGK ve diğer anayasal kuruluşlardır. Bütün bu kurum ve kuruluşlarda yer alan yöneticileri gaflet ve dalalet içinde görmekle kalmayıp, bütün kamuoyunu da gaflet ve dalalet içinde gören zihniyetin müvekkilimizi de suç teşkil eden hiçbir beyan ve hareketi olmadığı halde suçlu ilan etmesine şaşmamak gerekir.
Söz konusu yayınlarla müvekkilimiz toplum nazarında suçlu olarak sunulmaya ve hakkında kuşku uyandırılmaya çalışılmaktadır. Daha önce de bu iddialar bir kesim tarafından ileri sürülmüş, iddia sahipleri mahkemeler önünde ispata davet edilmiş, bugüne dek bu isnadları doğrulayabilecek hiçbir somut kanıt ortaya konulamamış ve iddia sahipleri mahkemelerce mahkum olmuştur.
Sayın Fethullah Gülen sorumlu bir mütefekkir şahsiyet olarak tamamıyla ilmi ve fikri nitelikte çalışmalarda bulunmakta ve bu çalışmaların sonucunda görsel ve yazılı eserler ortaya koymaktadır. Bu faaliyetlerinin hiçbirinde Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığına ve devamına halel getirebilecek en küçük bir menfi husus mevcut değildir. Müvekkilimizin gerek yayınlanmış bunca eserinde gerekse 60 yıllık ömründe hukuk dışı hiçbir sözü ve hareketi olmamıştır. Sayın Fethullah Gülen, İstiklal Savaşı neticesinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin bekası için, bir ilim ve fikir adamına düşen mesuliyeti her zaman gerektiği biçimde taşıyan ve buna göre davranan bir şahsiyet olmuştur.
İşte bu nedenledir ki kendisi, ülkemizin kavga ve kaosa sürüklenmemesi için, toplumun bütün kesimleri arasında Devletimizin birliği ve bütünlüğü asgari müştereğine dayalı bir hoşgörü, diyalog ve uzlaşma ortamının kurucusu olmuştur. Böyle mütefekkir bir şahsiyetin ortaya koyduğu, hoşgörü, diyalog ve uzlaşma yönündeki düşüncelerin ise, demokrasinin, Anayasamızda yer alan din ve vicdan özgürlüğünün teminatı olan laikliğin ve toplumsal barışın teminatı olduğu açık bir gerçektir. İşte bu gerçek nedeniyle başta devletin en üst makamları dahil olmak üzere, samimi her kişi kuruluş nezdinde hoşgörü ve uzlaşma düşüncesi büyük bir kabul görmektedir.
Açıklanan sebeplerle, müvekkilimiz Sayın Fethullah Gülen'in hiçbir bilgi-belgeye ve objektif araştırmaya dayanmaksızın, vehimlere dayalı olarak suçlu gösterilmesi, Demokratik Hukuk Devleti, basın özgürlüğü ve basın ahlak ve ilkeleri ile bağdaşmadığından; bu tür gerçeklere aykırı, haksız yayınlar konusunda basın mensuplarımızın gereken titizliği gösterecekleri ve üzerlerine düşen vazifeyi yerine getireceklerini temenni ediyoruz, saygılarımızla.
Fethullah Gülen Vekilleri
- tarihinde hazırlandı.