Irak'ta Barış, Sevgi Dilinden Geçiyor
Mezopotamya, köklü medeniyeti ve bereketli topraklarıyla insanoğlunun vazgeçemediği bir yer. Bu kadim coğrafya, sahip olduğu muhteşem kaynakları ve etnik çeşitliliğiyle her zaman iktidar kavgalarının da tam ortasında oldu. Büyük sevinçler kadar büyük acılar da yaşandı bu topraklarda.
Şimdilerde 'dünyanın en huzursuz ülkesi' haline gelen Irak'ta yaşamak giderek zorlaşıyor. Tarih boyunca çok sayıda âlim yetiştiren Irak'ın eğitim sistemi de içler acısı. Nispeten daha istikrarlı bir görüntü arz eden ülkenin kuzeyinde zor şartlar altında eğitim verenler de yok değil. Bu yıl beşincisi düzenlenen Uluslararası Türkçe Olimpiyatları'na katılan Iraklı öğrenciler, bu gayreti Türkiye'ye tanıtan canlı örneklerdi. Kimi Süleymaniye'den, kimi Erbil'den, kimi de Kerkük'ten gelen Arap, Türkmen, Kürt öğrenciler Irak bayrağı altında 'sevgi diliyle' birlik mesajı veriyorlardı. Irak'ta okumanın zorluklarını kendilerine sakladılar, mutluluklarını ise bizimle paylaştılar.
Terazide Petrol Ağır Basıyor
Feshane'de düzenlenen 'Beşinci Uluslararası Türkçe Olimpiyatları Kültür Şöleni'nde yüz ülkeden, birbirinden farklı çok sayıda kültür boy gösterdi. Ancak ziyaretçileri, Irak standında biraz daha farklı sahneler karşıladı. İki bilgisayardan yansıyan ve artık aşina olduğumuz patlama, baskın, çatışma görüntülerine ek olarak masada bir de terazi bulunuyordu. Terazinin bir kefesine kan ve gözyaşı, diğerine ise petrol konmuş. Hangisinin ağır bastığını tahmin etmek güç olmaz her halde; bir bardak ham petrol, milyonlarca Iraklının kan ve gözyaşından daha ağır basıyor. Öğrenciler bu yolla Irak'ı anlatıyorlar, yüzlerindeki tebessümle de hâlâ umutlarının var olduğunu.
Irak heyetinin başkanlığını yapan Ahmet Yücel, Erbil Türk Koleji'nde Türkçe öğretmenliği yapıyor. Güvenli bölgelerde bulunan Türk okullarına büyük ilgi olduğunu ifade eden Ahmet Yücel, öğrencilerin zor şartlar altında okullarına devam ettiğini, buna rağmen oldukça başarılı olduklarını dile getiriyor. "Olimpiyatlarda bu sene derece olmadı; ama seneye inşallah" diyor. Ahmet Bey, Feshane şöleninde ziyaretçilerin yoğun ilgisiyle karşılaşmalarına çok sevinmiş. Bir anısını da paylaşıyor bizlerle: "Kore gazisi bir amca bizim Irak'tan geldiğimizi gördüğünde çok sevindi. Bu savaş ortamında öğrencileri buraya getirmenin bile çok büyük cesaret olduğunu söyledi. 'Ben savaşı yaşadım ve ne demek olduğunu iyi bilirim. Bu sebeple hem öğrencileri hem de öğretmenleri bu cesaretlerinden dolayı tebrik ediyorum' dedi. Olimpiyatlarda gördüğümüz bu sevgi öğrencilerimize büyük motivasyon oldu."
Öğrencilerinden uzun uzun bahseden Ahmet Yücel'e kendi yaşantısını sorduğumuzda susuyor, ardından yaklaşık bir yıldır bulunduğu Erbil'de öğretmenlik yapmanın 'her şehirdeki gibi' zorlukları olduğunu anlatıyor. Dedik ya sevincini bizimle paylaşıyor, hüznünü içinde yaşıyor.
Bizim Aramızda Ayrılık Yok
Öğrenciler de okullarının zor şartlar altında en iyi eğitim veren kurumlar olduğunu söylüyor. Lise hazırlık sınıfındaki Çavan Muhammed, Süleymaniye Kız Koleji'nde okuyor. Türkiye'yi televizyon yayınlarından izleyen Çavan'ın Türkçeyle ilk tanışıklığı da buradan geliyor. Çok beğendiği Türkiye'nin en çok denizini sevmiş. Kürt kökenli Çavan'ın hiç Türkmen arkadaşı olmamış. Ta olimpiyatlara kadar: "Bu olimpiyatlar sayesinde onlarla tanıştım. Çok iyi anlaşıyoruz. Zaten burada hepimiz Iraklıyız." diyor.
Yaklaşık bir yıldır eğitim veren Kerkük Koleji'nde okuyan Türkmen asıllı Abdurrahman Felah da sempatik duruşu ve gülen yüzüyle standın hüznünü biraz olsun dağıtıyor. Çok sevdiği okulunun Irak'ın bir yansıması olduğunu vurguluyor Abdurrahman: "Biz Arap, Kürt ve Türkmen aynı sıralarda okuyoruz, aynı topraklarda yaşadığımız gibi." Ona göre Irak'ın birlik ve beraberliğini istemeyenler, kardeş kavgası görmek için aralarına fitne sokuyor. Öğretmenlerini çok sevdiğini her fırsatta söyleyen küçük Abdurrahman, okulunun Irak'ın en iyi eğitimini verdiğini dile getiriyor. O da olimpiyatlar dolayısıyla geldiği Türkiye'yi beklediğinden daha güzel bulmuş.
Kerkük Türk Koleji'nin Arap asıllı öğrencisi Muhammed Mustafa Salih, beş dil biliyor. Türkçe öğrenirken zorlanmadığını anlatan Muhammed, Türkiye'de gördüğü ilgiden oldukça memnun; ama biraz da şaşkın. "Irak'tan geldiğimizi öğrenenler bize çok büyük ilgi gösterdiler. Bizi bağırlarına bastılar." diyor ülkesine barışın bir an önce gelmesi dileğinde bulunarak.
- tarihinde hazırlandı.