Gülen'den Son Savunma

Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) 10 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Fethullah Gülen'in avukatları Atatürk ve Cumhuriyet karşıtı olmak, şeriat için cihat hazırlığı yapmak suçlamasını reddetti. 'Laik Cumhuriyet düzenini yıkarak yerine İslami esaslara dayalı devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurmak'la suçlanan Gülen'le ilgili davanın Ankara 2 No'lu DGM'de dün yapılan duruşmasına, Gülen'in üç avukatı katıldı. Avukatlar, geçen duruşmada Gülen'e ceza isteyen savcının mütalaasına karşı son savunmayı yaptı; dava karara kaldı.

40 kişiyi Tanık Gösterdi

"Gülen'in faaliyetleri, toplumdaki gerginlikleri ortadan kaldırmaya yönelik hoşgörüye dayalı yararlı faaliyetlerdir" diyen avukatlar. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, eski Başbakan Mesut Yılmaz, eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nın da aralarında bulunduğu devlet yönetiminde yer almış 40'tan fazla kişinin bu yönde açıklamalarını da buna kanıt gösterdi. Avukatlar bu açıklamaları topladıkları CD'yi de mahkemeye sundular. Avukatlar, Gülen'e beraat istedikleri savunmalarında şunları söyledi:

"Gülen bir din görevlisi olarak yasal çerçeve içinde toplumu İslam dini hakkında aydınlattı. Devlete olan bağlılığı ile çeşitli kesimlerce takdir toplamıştır. Müvekkilimiz hakkında soruşturma öncesi büyük bir karalama kampanyası başlatılmış, asılsız haberler üretilmiş, iddianamede soyut suçlamalara yer verilmiş, hazırlık soruşturmasını yürüten eski DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel 'olumsuz kamuoyu' oluşturmuştur.

Said-i Nursi'nin müridi olduğuna ilişkin açıklaması olmayan Gülen grubunun amacının, 'anayasal sistemi değiştirip yerine teokratik İslami devleti kurma' olduğu iddiası doğru değildir. Gülen eserlerinde İslam diktatörlüğüne karşı çıkmış, siyasi amaç peşinde koşmamıştır. Konuşma ve eserlerinde, Cumhuriyet rejimini yıkmaktan ve şeriat devleti kurmaktan bahsetmemiştir.

"Suçlamalar Trajikomik"

Grubun askeri okullardaki öğrencileri hedef aldığı ve Silahlı Kuvvetler'de 10 yıl sonra söz sahibi olmayı amaçladığı yönündeki suçlama 'hayali ve trajikomik'tir. Gruba ait okullarda hiçbir irticai faaliyet yürütülmemiştir.

Gülen grubunun 'muhtemel bir cihada hazırlandığı' suçlaması da asılsızdır. Gülen'in kitaplarında, yeryüzü hakimiyetinin cihatla gerçekleşeceğine ilişkin herhangi bir ifade yoktur, cihadı, 'kötülüklerden arınma, iyi olanın yapılması' anlamında kullanmıştır.

Işık Evleri genel ahlak ve inanca uygun olarak yaşanılan yerlerdir. Fethullah Gülen'in Atatürk ve Cumhuriyet'i kötüleyici en küçük bir ifadesi yoktur. Eserlerinde teokratik İslam diktatörlüğü kurma amacı taşımadığını söylemiştir, İslam'ı siyasallaştırma arayışında da değildir. Eserleri sevgi, barış ve hoşgörü temeline dayanmaktadır."

Dava Karara Kaldı

Gülen'le ilgili aleyhte Emniyet raporunun Emniyet'te patlak veren 'telekulak skandalı'nı örtbas etmek amacıyla hazırlandığını ileri süren avukatlar, Gülen'in Katolik Hıristiyan dünyasının ruhani lideri Papa 2. Jean Paul ile yaptığı görüşmenin de devlet bilgisinde gerçekleştiğine dikkat çekti, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa'ya göre de fikir ve din özgürlüğüne ilişkin faaliyetlerin suç sayılamayacağını savundu. Terör örgütü suçlaması için en az iki sanık gerekirken, Gülen'in tek sanık olarak yargılandığına dikkat çeken avukatlar, beraat talebiyle savunmalarını tamamladı. DGM heyeti, eksiklik olmaması halinde karar vermek amacıyla dosyayı incelemeye alarak duruşmayı 10 Mart'a erteledi.