Çağını Doğru Okuyan Tefsir Anlayışı

İsmail Albayrak'ın kaleme aldığı Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Tefsir Anlayışı adlı eser, Gülen'in şimdiye dek üzerinde çok durulmamış bir yönüne odaklanıyor ve onun "Kur'an okumaları"nı başka tefsircilerin yaklaşımlarıyla karşılaştırıyor.

İsmail Albayrak'ın kaleme aldığı Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Tefsir Anlayışı adlı kitap, Hocaefendi'yi Müslüman ilim adamı vasfıyla tanıtan seri çalışmaların dördüncüsünü oluşturuyor. İlki, Faruk Beşer'in Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Fıkhını Anlamak, ikincisi merhum İbrahim Canan'ın Fethullah Gülen'in Sünnet Anlayışı, üçüncüsü Selman Ünlü'nün Fethullah Gülen'in Eserlerinde Dua isimli kitaplarıydı. Aynı eksende yayımlanan birçok makalenin varlığını da unutmamak lazım.

Hocaefendi, sadece din adamı vasfı olan biri değil. O bir eğitim gönüllüsü, bir düşünür, küresel çapta insanlığı ilgilendiren hemen her konuya duyarlı olan, çözüm önerileri sunan ve sunmakla kalmayıp düşüncelerine değer veren bir kitleyle birlikte bunları hayata taşıyan bir aktivist. Yıllar önce Eyüp Can, kaleme aldığı bir yazıda Hocaefendi'yi "Mevlana, Nizamü'l Mülk ve Gazali çizgilerini şahsında cem etmiş bir insan" olarak tanımlıyordu. Eyüp Can'a göre Mevlana vasfı "yaratılmışı Yaratan'dan ötürü hoş görerek" bütün insanlığa kucak açmasını, Gazali vasfı tefsir, fıkıh, hadis, kelam ve tasavvufla dini ilimlerdeki yerini, Nizamü'l Mülk vasfı ise bilge devlet adamı kişiliğini sembolize ediyordu.

Aydın-Ulema Geleneğinin Temsilcisi

Yıllar sonra Ali Bulaç, Hocaefendi için "aydın-ulema" geleneğinin yegâne temsilcisi veya temsilcilerinden biri, dedi. Şimdilerde ise özellikle yurtdışında Gülen Hareketi'ni inceleyen sosyal bilimciler, Hocaefendi'yi çok daha farklı vasıflarla nitelendiriyor, tarihe mal olmuş düşünürlerle mukayese ediyorlar. Sonuçta, dost ve düşmanın tasdikiyle karşımızda çok yönlü bir insan var ve böyle insanları anlamak, anlatmak çok zordur.

Çağını Doğru Okuyan Tefsir Anlayışı Şahsi kanaatime göre bugün Hocaefendi'nin yurtiçi ve yurtdışında en az bilinen yönü onun İslami ilimlerdeki konumudur. Ayetlerle ilgili dile getirdiği yorumlar, fıkhî meselelerde yaptığı içtihatlar, hadis ekseninde seslendirdiği şerhler, tasavvuf alanında üniversitelerde ders kitabı olarak okutulan kitapları, rahle-i tedris geleneğini günümüze taşıyarak yetiştirdiği talebeler ve bütün bunların toplamından oluştuğunu düşündüğüm İslami ilimler nezdinde durduğu yer, bakir bir alan olarak üzerinde çalışılmayı bekliyor. Yeterli malzeme, yazılı ve sözlü olarak mevcut. Yıllardır kendisine yarardık ve talebelik yapan yol arkadaşları, talebeleri hayatta. Ete-kemiğe büründürdüğü plan ve projelerinin ürünleri önümüzde. Dolayısıyla çalışmak isteyenler için zemin alabildiğine müsait. Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi, sosyal bilimler ya da uluslararası ilişkiler sahalarında çalışan niceleri, Hocaefendi'yi kendi alanları itibarıyla çoktan büyüteçleri altına aldılar. Uluslararası konferanslar, yayımlanan makaleler, müstakil kitaplar ve şimdilerde belgesel türü görsel çalışmalar bunun ispatı. Umarım Hocaefendi, içinden neşet ettiği toplumun akademisyenleri ve entelektüelleri tarafından da böylesi incelemelere konu olur.

İsmail Albayrak'ın kitabını şahsen bu çerçevede değerlendiriyorum. Kitap Hocaefendi'nin, yazarının ifadesiyle "Kur'an okumaları" -ki buna tefsir diyebilirsiniz- özelinde nerede durduğunu anlatıyor. Hocaefendi'nin dinamik bir özne ve tarihe sürekli müdahil olan Kur'an anlayışını, tefsir ilminde ilk günden bu yana konuşulan vahy, icaz, i'caz, sebebi nüzul, hadis/sünnet ile münasebetini, ayetlerin tasnif veya nitelendirilmesinde kullanılan muhkem-müteşabih gibi kavramlar etrafındaki görüşlerini ilmi, tasavvufi, fıkhi, kelami, lügavi, dirayet, rivayet tefsir çeşitleri ile mukayeseli olarak anlatıyor. Her birinden örnekler veriyor, yeri geldiğinde eski-yeni tefsircilerin görüşlerine müracaat ederek mukayeselere girişiyor.

Kur'an, tarihin hangi döneminde olursa olsun, nerede yaşarsa yaşasın Müslüman'ın dünyası ve ukbası için yegâne, şaşmaz ve şaşırtmaz rehberdir. Dünyevi ve uhrevi mutluluğun, huzurun, istikametin tek adresidir. Kur'an'a böylesi bir bakış ve inanış öyle önemlidir ki, aksi bir kabul Müslüman'ın kaybedişinin başlangıcıdır. Modernizm, oryantalist etkiler, tarihselci anlayışlar, zahiri yaklaşımlar, hadislerin reddi, geleneğin inkarı gibi konuların Kur'an'ı anlamada birinci dereceden etken olduğu günümüzde Hocaefendi gibi "Kainat-kainatullah, Kur'an-kelamullah ve insan-abdullah" sözlerinin delaleti ile hayata bütüncül bakabilen bir âlimin Kur'an'a yaklaşımı her zamankinden daha önemlidir. İşte İsmail Albayrak'ın kitabı sadece bu açıdan bile, elde kalem, altı çizile çizile okunmayı hak eden bir kitap.

Sadece bir örnek vermek istiyorum. Şöyle diyor Hocaefendi, bazı ayetleri tefsirine genel bir izah getirirken: " ... Bazı ayetleri tahlil edip, bazı tiplemeler ortaya koyarken, bunu tarihe mal olmuş bazı olayları, bazı Ehl-i Kitap'ı ve onların peygamberlerine karşı kin ve nefret duygularını tahrik etmek için yapmadık. Belki bu tarihi misallerden hareketle, hadiselerde yer alan insanların iç dünyalarını, beşeri boşluklarını, günümüzdeki benzerlerine ışık tutar mülahazasıyla irdelemeye çalıştık. Yoksa biz tarihi hadiselerin, kin ve nefret vesilesi yapılmak üzere bugünlere taşınmaması gerektiği kanaatindeyiz."

Burada eski kitaplara kapanmış, eskilerin görüşlerini tekrarlayan bir müfessirden ziyade, zamanının çocuğu olarak yaşadığı zamanın ve sorumluluğunun farkında bir âlim portresi görüyoruz. Bugün bu sorumluluğun farkında olmaksızın tarihte kalmış düşmanlıkları günümüze taşıyarak ayetlere parçacı yorumlar getirip ümmeti tahrik eden, intihar saldırılarına cevaz verecek ölçüde ileri giden nice yoruma ve hükme rastladığımız düşünülecek olursa Hocaefendi'nin bu yaklaşımının önemi kendiliğinden ortaya çıkar.

Önemli Ama Yeterli Değil

Yeterli mi bu çalışma? Elbette değil. Zaten yazar başlangıçta bunu kendisi itiraf ediyor: Çalışmasının temeline Fatiha Üzerine Mülahazalar ve Kur'an'dan İdrake Yansıyanlar adlı iki kitabı koyduğunu söylüyor. Hâlbuki geçen ay Kur'an'ın Altın İkliminde adlı yaklaşık 600 sayfalık yeni bir kitabı yayımlandı Hocaefendi'nin. Bu hacimli eser Albayrak'ın kitabında yaptığı tahlil ve değerlendirmelere konu olmadı. Bunun haricinde başka kitapların da münasebeti geldiğinde ayetlere getirdiği yorumlar ile kapağı henüz açılmamış sözlü, büyük bir müdevvenat da var sırada bekleyen.

İsmail Albayrak bu çalışması ile tefsir ve usul-u tefsir ilmindeki genel kabul gören verileri esas alarak bir sistem inşa etmiş ve geleceğin araştırmacılarına yol açmış. Artık gerisi yakın ve uzak dairede ehli himmet, ilim aşığı talebelere kalmış.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.