İftarlar: Ne Çok Bekleyenimiz Var

NEW JERSEY- Bundan 10 yıl kadar önce Türkiye'de başlayan "diyalog iftarları", Zaman'daki haberlerden dikkatinizi çekmiştir, şimdilerde yurtdışında yaygınlaştı.

Londra'da, Berlin'de, Washington'da, dünyanın belli başlı yerlerinde, Türk kültür merkezleri ya da vakıfları tarafından organize edilen bu iftarlar; ülkemizin, insanımızın ve değerlerimizin tanıtımı açısından büyük hizmetler görüyorlar. Çoğu, bu işe gönül vermiş esnaf ve işadamları tarafından finanse ediliyor. Devletimizin yurtdışındaki temsilcilerinin de katılımı ile desteklenen bu iftarlardan Tokyo'dakine katıldığımı, geçen hafta yazmıştım. Şimdi New York'taki için Amerika'dayım. Buradaki iftara Başbakan Erdoğan da katılacak. İntibalarımı daha sonra yazarım. Bugün, söz verdiğim üzere Tokyo'daki iftardan bahsedeyim.

Türk kültür merkezlerinin, Baharu Eğitim Şirketi'nin, Tokyo Vakfı'ndan Prof. Yoshiaki Sasaki ve Panasonic Türkiye temsilcisi ve spor camiasının yakından tanıdığı Ayhan Bermek'in organize ettiği iftara 400 kişi katıldı. Türkiye'nin Tokyo Büyükelçisi Sermet Atacanlı ve Japonya'nın yeni Ankara Büyükelçisi Nobuaki Tanaka da katılımcılar arasındaydı. Misafirlerin yüzde 80'i Japonlardı ve üst seviyeli bürokratlardan, milletvekillerinden, sanatçılardan, işadamlarından müteşekkil entelektüel bir topluluk vardı. Türk okulunun farklı milletlerden oluşan korosu, İngilizce, Japonca ve Türkçe şarkılarla salondakileri coşturdular. Devlet sanatçısı Cumhur Tülay'ın yönetimindeki İstanbul Tasavvuf ve Mevlevi Topluluğu ise kelimenin tam anlamıyla Japonları bir başka âleme taşıdı. Başka bir dünyada gibiydiler. Tekbir getirilirken, Kur'an okunurken salondan çıt çıkmadı.Japonları en çok tasavvuf müziği ve sema gösterisi etkiledi. Bir Japon aynen şöyle demiş: "Müziği dinleyince içime tarifi zor bir ferahlık geldi. Bu müziği dinleyen insanın kavga ve çatışma düşünmesi mümkün değil."

Prof. Sasaki, Japonya'nın önde gelen entelektüellerinden biri. Türkiye ve Ortadoğu uzmanı ve başbakanlık danışmanı. Yaşadığı atmosferi değerlendirmesini istedim. Japonya'da siyasi açıdan bir karışıklık yaşanırken çok sayıda bürokrat ve milletvekilinin bu iftara gelmesinin önemli olduğunu söyledi. Böyle bir dönemde hangi toplantı olursa olsun milletvekilleri 25-30 dakika kalıp giderlermiş. Sonuna kadar (neredeyse 3 saat) kalmaları için "görülmüş şey değil" dedi. "Onlar da farkında ki, Türklerle ilişkiler bundan sonra daha iyi olacak." diye ekledi. İftardaki havanın, Türk insanının ve Türkiye'nin büyüklüğünü Japonlara ilettiğini belirtti. Üstelik siyasi sıkıntılar sebebiyle moralleri bozuk Japonların salondan bir sinerjiyle ayrıldıklarının da altını çizdi.

Prof. Sasaki'nin en önemli tespiti ise, günümüzde İslam'ın dünyaya, ancak Türklerin üslubuyla doğru anlatılabileceğiydi. Hele Şinto ve Budist felsefenin şekillendirdiği Japonya'da, Mevlevi-Rumi düşüncenin, daha çabuk kabul göreceği inancındaydı. "Türkler itici değiller." diyordu. Hoşgörülü, başkalarının değerlerine ve konumlarına saygılı yaklaşımın kucaklayıcı olduğunu belirtiyordu. "Terörle birlikte anılan Müslümanlar, Japonlarla İslamiyet arasına duvarlar örerken, siz duvarları yıkıyor, gönüllerimizi fethediyorsunuz. Müslümanlığı şu iftarda tanıyan Japonlar, dininizin özünü, yumuşak yüzünü gördüler." diyordu... İftarın onur konuğu eski Savunma Bakanı bayan Koike Yuriko'nun sözleri, Türkiye-Japonya ilişkilerinin geleceği adına umut yüklüydü: "Dünyada Japonya'yı, Türklerden daha çok seven bir ülke düşünmüyorum." Ey dünyaya yayılan ve husumete vakti olmayan muhabbet fedaileri, ne çok bekleyeniniz var, bir bilseniz...

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.