Güney Kore'den Türkiye'ye Gökkuşağı Köprüsü

1997 Ağustosunda başlayan fazlası ile Asya'yı vurduğu için Asya Krizi diye anılan, o günlerde kendini yeni yeni bulan Güney Kore, derin ekonomik küresel darbeyi, vatandaşlarından geri ödeme garantili borç olarak olarak aldığı milyarlarca USD ile en az zararla atlatmış.

Bu yüzdendir ki bir musibetin bin nasihatten hayırlı olmasından hissesine düşeni almış olacak ki alternatif sektörlerde dünyanın liderliğine oynamaktalar.

Yazıma böyle bir girişle başlamamın sebebi, sadece kuru bir hayıflanma değil elbet. Son 15 yılda nerde ise ekonomisi 3 defa yarı yarıya küçülmüş ülkemizde acaba devlet, böyle bir çağrı yapmayı düşünebilirimiydi?

Düşünse bile nasıl bir karşılık alırdı.

Sadece bu soruya verilecek cevap bile vatandaş-devlet ilişkilerinin ülkemizde acı ama gerçek fotoğrafını çekmeye yeter de artar diye düşünüyorum.

Güney Kore ve Türkiye halkları arasında sokaktaki çocukta bile fark edilebilen sempatinin temelinde ayrılık, gözyaşı, özgürlük, yaşatma adına hayattan vazgeçercesine fedakarlığın olduğu sadece kuru bir tespit değil.

Milli takımımızın Dünya 3. sü olduğu, 2002 Dünya Kupasında Çin-Türkiye maçında 40.000 Güney Korelinin Milli takımımızı desdeklemesinin nedenini soran Çin Devlet başkanına, Kore Devlet Başkanının verdiği cevap çok manidardır.

"Siz komşu onlar kardeş"

Evet bu topraklarda Türklerin ve İslamın miladı Türk askerinin 1950 yılında Busan'dan Güney Kore ye ayak başısı ile başlamış. Güney Kore bugün yarım asır önce kendine uzanan ele hakşinaslığın gereği olarak bize "kardeş" diyerek cevap veriyor.

Son olarak 1978'e kadar bu ülkede BM görevi çerçevesinde barış ve huzuru korumakla görevli bulunan Mehmetçiğin torunları bu gün,tamamen farklı bir kulvarda, konuştukları mükemmel Korece, kurdukları aile bağları, evlatları, akrabalıkları, dostlukları, açtıkları Rainbow International School, Türkçe Dil Kursları ve İstanbul Kültür Merkezi çalışmaları, yaptıkları ulusal kanallardaki TV programları,günlük gazetelerde yazdıkları yazılar ile yarım kalan bir vuslatı gerçekleştirmeye çalışıyorlar.

Yaklaşık 11 senedir, Güney Kore'de 1950 lerde toprağın bağrına 1000 şehit fidanı diken Mehmetçiğin nesli, eğitim gönüllülerinin ortaya koyduğu Türkiye tanıtım çalışmaları ilkokul öğrencisinden öğretmenine, işadamından üniversite hocasına 100.000 lere ulaşmış durumda.

Gönüllüler hareketinin gökkuşağını andıran, 3 Eylül 2007 de faaliyete geçirdikleri Rainbow International School'un resmi açılış töreni için Seoul'dayız.

Güney Kore resmi erkânı ve akademik camiasının gösterdiği ilgi kadar uzakları yakın edercesine bu başarıya alkış tutmak ve paylaşıldıkça artan mutluluğa ortak olmak amacı ile Anadoludan gelen işadamları ve milletvekilimizin varlığı çok anlamlı idi.

Anlamsız olan ise açılış merasiminde Güney Kore'de var olan Elçiliğimizden kimsenin olmayışı idi.

Şahsım adına ne ben, ne de vergileri ile devletin ayakta kalmasını sağlayan işadamları ve milletvekilinden oluşan misafir heyet, bizi fazlası ile rencide eden, sahipsizlik hissi yaşatan böyle bir durumu yaşamak istemezdik.

Her ne kadar okulun yetkilileri konuyu sayın Büyükelçinin çok önemli meşguliyetlerine bağlayarak, devlete olan saygılarından devletin temsilcileri hakkında su-i zanna sebebiyet vermemek için çalışsalar da ne ben ne de gelen heyet bu konuda tatmin olamadık.

Bu gün ülkemizin küresel ölçekte ender markalarından olan eğitim hareketinin, sadece Güney Kore'ye has olmadığını bildiğim, maruz bırakıldığı ilgisizlik ve kayıtsızlığın birileri tarafından bir şekilde ama mutlaka telafi edilmesi gerekiyor.

Açılışında bayrağımızın dalgalandığı, 6 yaşında 2. muhacirliğini yaşayan kızımızın İstiklal Marşını okuduğu bir törende olmamanın ne gibi bir mazereti olabilir?

Açılış günü akşamı düzenlenen yemekli resepsiyonda aynı masayı paylaştığım Laos, Singapur, Cezayir, Afganistan ve El Salvador büyükelçilerinin Türk Büyükelçisinin neden orda olmadığını merak edip etmediklerini işin doğrusu kestiremiyorum. Okulun açılışının Kore için ne anlam ifade ettiği ertesi gün ülkede çıkan gazetelerdeki 1. sayfa haberlerinden belli.

Güney Kore'de eğitim gönüllülerinin gökkuşağı tadında iki ülke ilişkilerine armağan ettikleri Rainbow (Gökkuşağı) International School 8 farklı ülkeden öğrencisi ile geleceğin medeniyetindeki rolüne soyunurken, bu müesseselerin kurulmasındaki rolü inkar edilemeyen Fethullah Gülen Hocaefendi'nin, öz vatanında kin ve nefret temelli, aslı astarı olmayan bir suçlama sonucu açılan davadan beraat etmesinin Yargıtay tarafından onanması ironi olarak fazlası ile sadece ve sadece bizde olabilecek bir husus.

Vizyonu bütün bir varlığa yaratandan ötürü sevgi dağıtmak olan gönül erlerinin,gönlüne su serpmek, yollarındaki taşları kaldırmak, alınlarında biriken terleri silmek, kendini insan gören herkesin vazifesi olmalı değil mi?

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.