Şikeden fitneye...

Şike düzenlemesiyle ilgili tartışmalar üzerinden başka kavgalar verilmeye, farklı rüzgarlar estirilmeye başladı. Adeta fitne kazanı kaynatılıyor. Bu yasa çerçevesinde getirilen eleştiriler, öne sürülen kaygılar ayrı bir konudur, benim üzerinde durmak istediğim derdi şike olmayan bazı kesimlerin bu araya başka görüntüler sıkıştırarak farklı sonuçlar üretmeye çalışmasıdır. Şike yasasına eleştirel yaklaşan kesimler bile derdi üzüm yemek olmayan bu fitne çabalarından rahatsızlık duymaya başladılar.

Şike polemikleri arasında dört görüntü üretilmeye çalışılıyor:

1. AK Parti ve Meclis ile Cumhurbaşkanı arasında bir restleşme görüntüsü.

2. AK Parti içinde bir ayrışma, kutuplaşma ve disiplinsizlik görüntüsü.

3. AK Parti'de bir liderlik kavgası yaşandığı görüntüsü.

4. Gülen Hareketi ile AK Parti arasında sorun yaşandığı görüntüsü.

Şike düzenlemesiyle ilgili tartışmaların arasına sıkıştırılan bu siyaset mühendisliği genel bir rahatsızlık uyandırıyor. Şike yasasını eleştirenler de bu mühendislik çabasından endişe ediyorlar.

Öncelikle şunu vurgulamak gerekir: Liderlik kavgası, liderlik sorunu yaşanan yerde olur. Bugün AK Parti'nin bir liderlik sorunu yoktur, doğal olarak bir liderlik kavgası da yaşanmamaktadır. AK Parti kurulduğu günden bu yana böyle bir sorun yaşamamıştır. Başbakan Erdoğan bugün 'dünya lideri profili'ne sahiptir ve gönüllere taht kuran bir liderdir. 3 yıl sonra ne olacağına dair spekülasyonlar üzerinden böyle bir polemik üretmeye çalışmak kötü niyetli provokatörlükten başka bir şey değildir. AK Parti liderlik arayışını kavgaya dönüştüren bir siyasi hareket olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır.

Cumhurbaşkanı ile AK Parti arasında bir restleşme yoktur, aksine sarsılamayacak bir muhabbet vardır. Bugüne kadar AK Parti içinden Cumhurbaşkanı'nı yıpratacak bir söylem ortaya çıkmamıştır, bundan sonra da bir çatışma görüntüsü bekleyenler hayal kırıklığına uğrarlar.

Demokratik tüm hareketlerde olduğu gibi AK Parti içinde de farklı düşünceler her zaman olmuştur. Ama parti disiplini ile çok seslilik olması gerektiği gibi tezahür etmiş, ayrışmaya dönüşecek bir çatışma ortaya çıkmamıştır.

AK Parti'nin gücü bütünlüğünü koruyabilmesinden gelmektedir. Nitekim bunu bilen bazı çevreler, 10 yıldır bunu hedef almış, kritik süreçlerde AK Parti'de bir bölünme meydana getirmeye çalışmıştır. Statükoyla ve darbecilerle mücadeleden AK Parti'nin başarıyla çıkmasının sebebi, kendi içbütünlüğünü koruyabilmesidir. Şike yasası etrafında böyle bir ayrışma kesinlikle yaşanmamaktadır.

Gülen Hareketi ile AK Parti arasındaki ilişki uzun zamandır bazı statükocu kesimleri rahatsız etmektedir. Türkiye'nin demokratikleşmesi için oluşan bu sinerjiyi zayıflatmak adeta statükocuların öncelikli amacı olmuştur. Yaşanan güncel gelişmeleri bu zaviyeden okumak iki harekete de haksızlık olduğu gibi, sorun tellallığı yapmak açık bir fitnebazlıktır.

Tüm bu ilişkiler, hasbilikle, muhabbetle ve aynı ulvi amaca yönelmekle yoğrulmuştur. Bu gerçeği bilmeyenler yanlış hesap yaptıklarından hep hayal kırıklığına uğrarlar.

Şike düzenlemesi konusundaki farklı görüşleri itham etmek de olumsuz sonuçlar doğurabilecek bir yanlıştır. Yasayı destekleyen herkesi önce şikeci, sonra çeteci, sonra darbeci olarak yaftalamak, hakkaniyetle ve iyi niyetle bağdaşmaz.

AK Parti iktidarı çetelerle, mafyayla, darbecilerle mücadele ederek bu noktalara gelmiştir. Bu hem siyaseten, hem ahlaken AK Parti'nin varlık sebebidir. Bunu görmezden gelerek hareket etmek kimsenin hayrına değildir.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.