Beşinci Kat’ın Manevi Atmosferi
Evet, hassas ve duyarlı bir ruh, bu masmavi iklime hemen her yönelişinde, tozlu, dumanlı ve oldukça bulanık bir âlemden sıyrılıp, gökler kadar derin, yerler kadar zengin, analarımızın bağrı kadar sıcak bir güzellik ufkuna yürüyor gibi olur. Bu şefkat ve güzellik âleminin havası, ziyası, tadı, şivesi o kadar mûnis ve o kadar yumuşaktır ki, o tarafa doğru, otobüs, taksi veya bir başka vasıta ile hemen her seyahat âdeta, ruhun zaferine doğru bir yolculuğu gibi duyulur.. ve ciğerlerimizi oksijenle doldurmak için, ulaştığımız zirvenin tertemiz havasını yudumluyor gibi bir hâl alır. Hiç şüphesiz bu temiz iklimi ziyaret, kalbimizin en derin noktalarına sinmiş en silinmez hatıralar gibi hâlâ taptaze durmaktadır. Öyle zannediyorum ki, bütün dünyanın zevkleri, lezzetleri, hiçbir zaman bize, bu çok farklı unsurların birleşmesinden meydana gelen ledünnî hazları veremeyecek ve dünyada hiçbir zaman parçası da o mekânda geçen saniye ve saliselerin gölgesine ulaşamayacaktır. Hattâ o mekân olduğu gibi kalsa, onun o mübarek müdavimleri de oraya gelip gitmelerini devam ettirse, ben şahsen, bugüne kadar sürüp-gelen o farklı geçmişin bundan sonraki ömrümde hep aynı çizgide kalsam bile ruhuma vadettiği yeni şeyleri duyacağıma emin değilim. İhtimal bu mekânın, kuruluş niyet ve mülâhazalarının çizgilerini tam aksettirdiği o ilk günlerin havasını, tadını, şivesini duymak mümkün olmayacağı gibi, onun gerçek derinlik ve zenginliğinin ana unsurları sayılan ve bugün çoğu itibarıyla göçüp gitmiş o eski müdavimlerin eksikliği de hep derinden derine hissedilecektir.
İlk günler itibarıyla orada, o kadar bizim dünyamıza ait bir terbiye ve nezaket ve bir teşrifat anlayışı göze çarpardı ki, oraya ömründe bir kere uğrayanlara bile mutlaka bir şeyler bulaşırdı -estağfirullah- onların ruhlarına bir kısım ledünnîlikler sinerdi, sinerdi de, aradan yıllar ve yıllar geçse dahi, bir gün onlar da mutlaka ruhlarının derinliklerinde kuluçkaya yatmış hatıraların tedâîleriyle hülyalarında o mânâ iklimine yönelir ve uhrevî zevkleri adına ne nağmeler ne nağmeler dinlerlerdi...
- tarihinde hazırlandı.