Fikir ve Düşünce Karmaşalığı İle Zaman Kaybedildi
Daha kötüsü de, böyle bir düşünce hercümerci içinde bazılarımız, bütün bütün imanlarını yitirdiklerinden, insan, eşya ve kâinat gerçeklerini tamamen duyguların ihsas dairesine veya dünyevî aklın sınırlı çerçevesine inhisar ettirerek "madde" diyor, "pozitivizm" diyor, "natüralizm" diyor ve bunların dışında hiçbir şeyi kabule yanaşmıyor; bazılarımız da, ilk filozofların akıl ve nefis mütâlaalarına benzeyen değişik marifet nazariyelerinin arkasından koşuyor; insan, kâinat ve eşya ile alâkalı hemen her mülâhazayı irfana bağlıyor; aklı da, insan duygularını da ve bu duyguların varlığı - kendi ihata çerçevelerinde - ihsaslarını da görmezlikten geliyordu. Evet, temel referans kaynaklarımıza karşı alâkasız kaldığımız bu dönemde, sürekli bir fikir keşmekeşliği içinde bocalayıp duruyor ve hemen her zaman birbirimizle uğraşıyorduk. Derken, upuzun yıllar hep böyle kısır çekişmelerle gelip geçti; ama, biz bir çuvaldız boyu bile yol alamadık. Şu anda dahi kavga vesilesi o eski miras etrafında dedikodu etmeden öte bir şey yapamıyor; bazen tamamen tahribe programlanmış gibi sürekli yıkmaya koşuyor, bazen de sûret-i haktan görünerek tahriplerimizi birer inşa şeklinde gösteriyor ve o yıllanmış teâruzlarımızı, tesâkutlarımızı hep devam ettiriyoruz. İşte böyle bir mantıkla şimdiye kadar, bir hamlede, bir nefhada yıkıp yerle bir ettiğimiz nice âbidevârî değerlerimiz oldu ki, onları yakıp yıkarken, hep yerlerine daha iyilerini ikâme edeceğimiz hülyalarıyla oturup kalkıyorduk. Heyhat!. Daha iyilerini ikâme etmek bir yana, bilmem kaç asır oldu, yıktıklarımızın sahtelerini bile henüz ortaya koyabilmiş değiliz.
- tarihinde hazırlandı.