Şevk ve İştiyak İlişkisi
Şevk, zâhir ve bâtın duyguları mahbûba tevcih edip ondan başkasına karşı olan iştihâlara bütünüyle kapanma, iştiyak ise, ona karşı arzu ve isteklerle dolup taşmadır ve bunların her ikisi de ruhu besleyen önemli kaynaklardandır. Her ikisi de elemli, fakat inşirah verici, sıkıntılı, fakat ümit va’dedicidirler.
İnsanlar arasında, aşkla yanıp, şevkle inleyenden daha ızdıraplı fakat aynı zamanda daha mes'ûd kimse yoktur. O, vuslat mülâhazasıyla neşelenip coştuğu zaman o kadar rûhânîleşir ki, o esnada "cennete gir!" deseler, ihtimal ki girmez. Ayrılık hasretiyle de öyle yanar-yakılır ki, Dost’la hemhâl oluncaya kadar, ateşini cennet kevserleri bile söndüremez. Ne var ki, içinde bulunduğu o cehennemden kurtulmayı da hiç mi hiç düşünmez. Düşünmek bir yana, onun şevk u iştiyakına cennet sarayları dahi mâni olsa, cehennem ehlinin ateşten kurtulmak için feryatlar kopardığı gibi, o da çığlıklar atar.
- tarihinde hazırlandı.